Büyük olmak mecburiyeti Ali Erdal
(Yazarın, yakında basılacak olan TÜRK KİMLİĞİ isimli eserinden)
Öyle bir coğrafyadayız ki… Dünyanın düğüm noktası… Her tarafla, her devletle, her milletle, her kültürle, her kıta ile irtibat halinde olmayı gerektiriyor. Ve her yerle, her yönle, herkesle ittifaklar kurma imkânı veriyor… Hattâ mecbur ediyor. Napolyon, “Dünyanın başkenti bir tane olacaksa o İstanbul’dur” diyor. Sadece böyle bir şehre sahip olmak bile cihanşümul düşünmeyi ve hareket etmeyi gerektirir. Sadece İstanbul’un, “dünyanın kilidinin” yükleyeceği sorumluluk bile, bunu anlamaya yeter. Böyle bir coğrafyada yaşayan millet, hele bir de buna uygun tarihe sahipse, büyük düşünmek, büyük olmak, ona göre kuvvetli olmak, denge ve otorite kurmak zorundadır. Bizim kaderimiz, “ya hep, ya hiç”. Bütün devletleri bölmeye uğraşıyorlar. Parçalamadan yutmak mümkün değil. Irak, Suriye, Lübnan bölündü bölünecek... Suudi Arabistan sırada... Nereye doğru uzanacaklarını bilmek zor değil. Böyle bir coğrafyada kuvvetli olmak, hayatta kalmak için şart... Hattâ mümkün olanlarla, nerede olurlarsa olsunlar, ittifak yapmak bile şart. Hele bir de birleşmenin bütün şartları müsait ise... Devamı iıin tıklayın | İç hatlar Kadir Bayrak
Yazarımız İlkay Coşkun’un yeni kitabı basıldı. Hayırlı uğurlu olsun… Okuyanı, istifade edeni bol olsun…
“İç Hatlar”, İlkay Bey’in yayınlanmış yedinci eseri. Bu kitabıyla aynı anda basılan “+ Uç” isimli şiir kitabı dışında, 2008-2018 yılları arasında yayınlanmış dört şiir ve bir deneme eseri daha bulunuyor. Devamı iıin tıklayın | Şaire hüzün yakışır Sinan Ayhan
Kıymetli kalem sahibi İlkay Çoşkun Bey’in “+ Uç - Artı Uç” kitabı 2020 yılının sonlarına doğru çıktı. Eser vermek, her zaman zor ve takdire şayan bir keyfiyet... Tebriklerimizle birlikte eserin hayırlı ve uğurlu olmasını dileriz.
Şairimiz, kitabın ilk mısralarında şöyle sesleniyor: “..., kozası örülüyor bak// gözlerde dolanıyor ha bire koyu renkler/kışa dönüyor ömür eylülle beraber”... (İlkgüz şiiri; sayfa 7.) Devamı iıin tıklayın | Tek kelimeyle kurtuluş yolu Necip Fazıl Kısakürek
(…) Türk milleti, bütün tarih boyunca kaderinin devamlı ihtar ve ifşa edişleriyle meydanda olduğu gibi, ya olunca her şey olmaya, yahut olamayınca hiçbir şey olmamaya memur, ulvî ve çetin bir nasibe mazhardır; ve bu şanlı nasibin sert hükmünde, Türk milleti için, arslanın maiyetindeki karakulaklardan (tilki, çakal, sırtlan vesaire) biri olmaya mahsus, ikisi ortası bir muvazenecilik yoktur. O, bizzat arslan gibi, ya ormanların hâkimi, yahut kafeslerin mahkûmu kalacak; birinci halde karakulaklar onun sığıntısı, ikinci halde de, o, karakulakların maskarası diye yaşayacaktır. Devamı iıin tıklayın | Çay Fatma Pekşen
-Çaayyy… çayyy… çayyy…
Lıngır lıngır lıngır, hantal bir arabanın tekerlek sesleri.
-Çaayyy…
Günün bilmem kaçıncı nidasıydı bu. Yorgun bakışlı asistanlar, doktorlar, hemşireler, beyaz giymişlerin cümlesi; aşina olmalıydılar bu sese. Tınan yok. Kadınlar tuvaletinden gelen telâşlı sesler, erkekler tuvaletinden odalara kadar ulaşan sigara kokusu kadar tabiî olmalı. Devamı iıin tıklayın | Birliğimizi daim eyle Dergi Editörü
Kardelen, “Türk birliği" konusunu ele aldığı 107. Sayısıyla karşınızda.
Üstad, “İdeolocya Örgüsü” isimli baş eserinin henüz ilk sayfalarında, eseri ve fikirleri etrafında ortaya çıkabilecek vehimleri kovmak için şu cümleye yer verir; “En ulvî tecrid ve mânâlandırmalara, çok defa en süflî teşhis ve maksatlandırmalar musallattır.” 30 yıl ve 107 sayılık külliyatımız, nereye dayandığımızı, fikrimizin kaynağını hiçbir şüpheye yer vermeyecek bedahette izah etmesine rağmen, bizi bilmeyen, tanımayanların aklına “Türk birliği” deyince gelebilecek “ırkçı, faşist” vehimlerini ortadan kaldırmak adına Veda Hutbesinden her biri kıyamete kadar hükmünü icra edecek şu hadislere yer vererek sohbete başlamayı uygun buldum; Devamı iıin tıklayın | Türkün kimliği Site Editörü
Kimlik deyince hepimizin aklına nüfus kâğıdı gelir. Nüfus kâğıdında veya yeni hali ile kimlik kartlarında kişiyi işaret eden isim, soyisim bilgileri yanında fotoğraf, doğum yeri ve tarihi gibi bilgiler de yer alır. Ama kişinin kendisi bu bilgilerden çok daha fazlasıdır. Bir varlığın ismi o varlığın kendisi değildir, isim o varlığı işaret eden bir “şeydir”.
Toplumların da isimleri vardır. Bu toplumlardan bazıları dünya tarihinde söz sahibi olmuş ve medeniyet olarak kabul edilmişlerdir. Türkler de bu medeniyetlerden biridir. İsmimizin nereden geldiği hakkında çeşitli rivayetler var. Devamı iıin tıklayın | Düşüneceksin Mehmet Hasret
Durup düşüneceksin (3 kere)… Ben nerede hata yaptım…
Bir kovuğa sığdım, dünyaya sığamadım; ipek böceklerinden koza sırrını aldım; kelebek olma sırrını alamadım; yer sofralarında yedim, gök sofralarında yiyemedim, neden… Durup düşüneceksin…
Yürüyen dağ ve yürüyen ağaçların ardından bakarak, güneşin taşıdığı izleri kollayarak, dünyanın dönüş hızını zamana işleyerek, üzerindeki merhalelerde bir dil arayarak, kollarını göğe doğru açarak, belki koşarak, belki inleyerek, belki öz keyfiyetinden silkinerek, cam kenarındaki mahzun çiçekleri sulayarak, içine düşen kurdu okşayarak, düşünmeyi memleketine dönmek bilerek düşüneceksin… Devamı iıin tıklayın | Türk birliği Gönüldaş
–Devletler arası birlik beraberlik hareketleri hakkındaki fikirlerinizi sorabilir miyim?
–Sor.
–NATO’da istikbal yok gibi, devam etmeli mi?
–Elbette!
–Birleşmiş Milletler, birilerinin kuklası, lâğvedilmeli mi?
–Düzenlenip uygun hale getirilebilir. Devamı iıin tıklayın | Acıyorum Acıyorum
Tersinden bir ırkçılıktan da Türk milleti muzdarip.
Dünyada hangi etnik topluluk olursa olsun onların aslı aslında filancadır dendiğinde haklı olarak kendini nasıl tanımlıyorsa öyledir denilir de, kendini Türk addeden her topluluğa 777 ceddi Türk bile olsa (misal batı Trakya Türklüğü) başka nispetler kurulur. Bu da dünya entelijensiyasında Türk birliğinin ne ölçüde tehlikeli görüldüğünün tersten bir ifadesi değil mi? Devamı iıin tıklayın | Kardelenden haberler-107 Kardelen Dergisi
ÖRNEK BİR FAALİYET
YAZARLARIMIZDAN YENİ KİTAPLAR
28. Kardelen TOPLANTISI
28. Kardelen toplantısı Başkanı Yavuz SERT’in açış konuşması
YAZARIMIZIN YAZISINA BÜYÜK İLGİ
Kardelen KAPINDA
29. TOPLANTININ ZAMANI VE GÜNDEMİ
Devamı iıin tıklayın | Gelecek sayı konusu hakkında Kardelen Dergisi
Gelecek sayı (108) konusu, 15.02.2021 tarihinde sitemizden (kardelendergisi.com) ilân edilecek.
Eserler, 08-21.03.2021 tarihleri arasında, “Kardelen’de yayınlanması talebiyle” Word dosyası olarak (kardelen@kardelendergisi.com) adresine gönderilmeli. Bu tarihler dışında ve başka adreslere gönderilenler, dikkate alınmayacak. Devamı iıin tıklayın | Çoklu birlik, çoklukta birlik, Türk birliği Muhsin Hamdi Alkış
Siyasî tarihimizde ünlü ve saygıdeğer bilim adamı Yusuf Akçura’nın “Üç Tarz-ı Siyaset” makalesi kadar derin izler bırakanı pek azdır. Bu husus makalenin ilmî kalitesinden bağımsız olarak, “üzerine oturduğu siyasî, kültürel şartlarla sağladığı uyumda” gizlidir.
Osmanlı Devleti’nin son dönemi, dünyadaki emsallerinde de olduğu gibi hangi yönde bir dönüşüme uğrayacağının tartışıldığı bir dönemdi. Türkçülük, Osmanlıcılık, İslâmcılık fikriyatının ateşli taraftarları, devleti ve milleti bu fikirlerden birisinin kurtaracağını ileri sürmekle kalmadılar bu amaçla, devletin bekâsını ve milyonların da hayatını derinden etkileyen aksiyonlar aldılar. Devamı iıin tıklayın | Olaylara bakış - 107 Muhsin Hamdi Alkış
KURULUŞ, “KUR(G)ULUŞ”, “The Establishment”
Bu satırların kaleme alındığı esnada Joe Biden çok tartışmalı seçim sürecinin ve kongredeki ölümlü gösterilerin ardından yemin edip ABD’nin 46. başkanı olarak göreve başlamıştı.
Trump veda konuşmasında “Çeşitli uluslararası anlaşmalardan çekildiğini, Ortadoğu’ya barış getirdiğini iddia edip, dikkat çekici bir vurguyla, on yıllardır yeni bir savaş başlatmayan ilk ABD başkanı olmaktan da gururluyum.” dedi. Devamı iıin tıklayın | Düşman içerde Kubilay Ertekin
İzmir'de 7 şiddetinde bir deprem oldu. Millet can derdinde fakat bir takım soysuzlar Ankara ve İstanbul’un eğlence mekânlarında cadılar bayramı kutluyorlar. Bu günlerde hep kardeşlikten, barıştan, dostluktan, ülke ve millet sevgisinden bahseden yazılar yazmak isterdim ama karşı kesimdeki inanç ve millî irâde düşmanlarının, PKK ve Batı uşaklığı taraftarı olanların böyle günlerde bile sürekli saldırı ve hakâret içeren söz ve davranışlar içinde olduklarından, bu konularda düşmanla ve dış güçlerle aynı saldırılarda bulunduklarından, hâlâ o tür yapıcı ve uzlaşıcı kelimelerden bahsetmeyi kendim için ve inancımız açısından çok büyük bir zül, hakâret, miskinlik ve âcizlik olarak görmekteyim. Devamı iıin tıklayın | İçi boşaltılmış milli, dini duygular Halis Arlıoğlu
Ülkemiz, millî-manevî, ahlâkî yönden (istisnâlar hâriç) korkunç bir başıboşluğa ve sorumsuzluğa gidiyor. % 90’ı Müslüman denilen bir kitlenin, ancak % 18’i namaz kılmakta olduğu söylenmekte. Diğer ilâhî emir ve yasaklar bir tarafa. “Dînin direği” olarak ifâde edilen emri peygamberiye (SA) önem vermeyen bir toplumda CİHAT fikrini ve “Emr-i bil mârûf, nehy-i anil münker” iyiliği emir ve kötülüğü men, düşüncesini ve şuurunu beklemek hayâl ötesi bir durumdur. Özellikle muhâlefet maskeli felâket tellâllarının ülkenin içinde bulunduğu mânevî buhranlardan ve geleceğinden hiç bir endişe duymadıklarını söylemek sanırım yanlış olmaz.. Devamı iıin tıklayın | YALÇIN TOPÇU İLE RÖPORTAJ - Ahmet Değirmenci
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Yerli Düşünce Derneği Onursal Başkanı Sayın Yalçın TOPÇU ile TÜRK BİRLİĞİNİ konuştuk.
–Öncelikli olarak “Türk Birliği” deyince ne söylemek istersiniz, bundan ne anlamalıyız?
–Günümüzde küreselleşen dünyanın değişen ve gelişen şartlarında, ortak paydası olan ülkelerin birlikte hareket ettiklerini görmekteyiz. Devamı iıin tıklayın | Medya Sepeti Murat Yaramaz
DÖNÜŞÜM YOK
Bir köşede yalnızım, cananım yok.
Geceleri kâbus gördüm, muskam yok.
Bu hayattan daha başka isteğim yok.
Sessizlikte çaresizim, umudum yok.
Ben kim idim, ne oldum, bilemedim.
Gönül sözümü kimselere diyemedim.
Şu feleğin oyununu çözemedim.
Yâre varmak isterim de gücüm yok.
Mevsimleri sezip durdum deliklerden,
Hiçbir haber alamadım çiçeklerden,
Özlemin acısı duyulur kemiklerden,
Nasıl yer bu? Gelişim var, dönüşüm yok.
Abduqadir JALALİDİN Devamı iıin tıklayın | Gömlekten Gülşen Ayhan
Bezden bir kutuda
Saman doldurulmuş bir bedenle
Senelerce danteller ve pullarla iç içe uyunabilirdi
Her bir elin anlamsız sıkışıyla
Sebepsiz bağırılabilir ve denebilirdi
“Ah, çok memnun oldum.”
Füruğ FERRUHZAD
Onlar kayanlar; kayıp da kolu bacağı bir türlü kırılamayanlar, tahriş edilmiş saçlar cumhuriyetinde, saçlara uygun şambaba puanlarının tezgâhtarları kadar yalancı soytarılar… Devamı iıin tıklayın | Türk birliği ideali İlkay Coşkun
“eyerleri berkitilen atların/ dağ yollarında rahvanız/ acılar kaç odalı/ kaç oda da biz varız/ kızıl elmamız bizim dağlardır/ bilmezler ki/ savaşları hep atlar kazanır/ bunu ancak hızlı koşanlar anlar.”
Türk birliğinin temellerinde; Türk düşüncesi, Türk örf, adalet ve hukukunun yanı sıra, kültür, coğrafya, dil, din, tarih gibi konuları ihtiva eden çok geniş bir alanı kapsamaktadır. Üsküp’ten, Rumeli’den, Balkanlar’dan Kerkük’e, Kırım’a, Türkistan’a, Meriç’ten Hazar’a, Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar çok geniş bir coğrafyayı kapsamaktadır. Devamı iıin tıklayın | Cehâletin istilası Erdal Kurtuldu
Bir Hint öyküsünde şöyle geçer; 10 arkadaş hayatlarında ilk kez yolculuğa çıkarlar. Belirli bir vakit yol aldıktan sonra herhangi bir sıkıntı var mı diye birbirlerini saymaya karar verirler. Saydıkları her seferde sayı 9 çıkmaktadır, halbuki yola 10 kişi olarak çıkmışlardır. Her bir kişi tek tek sayar, sayı yine 9’dur. Kaybolan kişiyi de bir türlü bulamazlar, sanki herkes orada gibidir. Bir türlü anlayamadıkları husus ise şudur, sayan kişilerin tümü kendini saymayı unutuyordu. Devamı iıin tıklayın | Parys gömlek Gennady (Henrikh) Gergardovich Dick
Bir sanatçı, yazın ayçiçeğini yağlı boya ile boyadı. Tuval tuhaftı, sanki sadece bir bitkiyi değil, başka bir şeyi yansıtıyordu.
Sanatçının kendisi, resimdeki gözü neyin etkilediğini anlamadı.
O ayçiçeğini birkaç kez çizmeye çalıştı ama onlarda mucize görmedi.
Sanatçı, "Belki farklı bir gündü" dedi. Devamı iıin tıklayın | |
|