Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2848 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Çile
Kadir Bayrak

  Sayı: 92 -

“Çile”sini ilk defa fakülte yıllarında tanıdım. Oysa ülkenin sınavla girilebilen, hatırı sayılır okullarından biriydi, mezun olduğum lise. O zamana kadar ismini de sık duyduğumu iddia edemem. Diğerleri gibi bir şairdi olsa olsa… Gerçi birilerine göre sakıncalı olan fikirlere kapalı edebiyat kitaplarında eserlerine yer verilmemesi, hakkında fikir sahibi olmaya yeterliydi belki ama…

Üniversite, yurt derken birçok insan ve bir o kadar da fikirle tanışma imkânı bulmanın da etkisiyle hayatın sadece derslerden ibaret olmadığını idrak ettim. Neden sonra, büyük şehrin büyük kitapçılarındaki saman kâğıdıyla karışmış mürekkep kokusu bizi kendine çeker oldu. Farkında olmasam da raflarda aradığım biri vardı. O biri; kimdi, niçin O'nu arıyordum, bana söyleyecek ne sözü olabilirdi, o an için bilemiyorum ama ısrarla arıyordum. Nitekim bulduğumu zannettiğim, kitaplarını alıp konferanslarına gittiğim niceleri oldu. Onlarla münasebetim işte bunlarla sınırlı kaldı; kitaplarını aldım ve konferanslarına gittim…

Şiiri; resmî gün ve gecelerde söylenir, günün anlamına göre genelde hamaset, eh biraz da his yüklü birbiri ardına dizilmiş kafiyeli birkaç kelimeden ibaret sayan eğitim sisteminden geçmiş bir gence, şiir hakkında ne söylenebilir ki? Âşık olduğunu zanneden liselinin sıraya kazıdığı mısraların bütününe de şiir denilmiyor muydu sanki. Bana fikir lâzımdı. Şiiri, gitsin liseli âşıklar okusun…

Bu hislerle, okula değil kitapçıya gittiğimiz bir gün, sırf kitap sahibi olmaları sebebiyle kendilerine hayranlık duyduğum yazarların eserleri arasından, arkadaşım Çile’yi çekip “Bak” dedi, “sana bir şey göstereceğim.” İskambil kâğıtlarının usta kumarbazın bir elinden diğer eline havada uçarak geçmesi gibi kitabın başından sonuna şöyle kuşbaşı bir bakış… İlk dikkatimi çeken, bir başlık ve iki mısradan müteşekkil beyitler ve bunlar için ayrılmış koca ve bomboş bir sayfa. İşte şiir kitabı almamaktaki haklılığım kanıtlanıyor… Şu beyitleri alt alta yazsalarmış ya… Ama bana gösterilmek istenen bunlar değil. Yayınevinin kitabın sonuna eklediği bir fotoğraf. Allah şahittir, o fotoğrafı gördüğüm anı, bir ömür boyu unutmayacağım. Başımdan aşağıya kaynar sular mı dökülmedi, zemin ayağımın altından mı kaymadı… Ne olduysa oldu ve o an hayretler içinde kalakaldım. O fotoğrafta beni cezbeden neydi, onu da bilemiyorum. Büyük bir caminin büyük bahçesi. Bir cenaze ve insan başlarından tarlayı andıran mahşerî bir kalabalık ve en ön safta, çok değil cenazeden birkaç ay sonra ülkenin başbakanı olacak şahıs. Daha fazla dayanamadım ve kitabı kapatıp yerine koydum. Kitap yerine koyuldu koyulmasına ya içimde birçok şey de yerle bir oldu. Yurda döndüm, hiçbir şey olmamış gibi davrandım ve fırsatını bulduğum ilk anda gittim, kitabı satın aldım. İlk sayfasına ismimi yazdım, o günün tarihini düştüm: 09.03.1998, Ankara… İşte Üstad’ın bendeki ilk kitabı…

Önceleri kitabı rastgele açıp o sayfadaki şiiri okumak, böylece önceki fikirlerime ters düşmeden, bir şiir kitabı ancak böyle okunur kanaatini kendime kabul ettirmek yolunu seçtim. Ne fark eder ki, hangi şiirini okusam sarsılıyorum. Evet, Üstad’ın bendeki ilk tesiri bu oldu; sarsılmak, hayrete düşmek… Neydi beni bu derece etkileyen? Kelimeleri mi? Belki… Üslûbu mu? Hiç şüphe yok; yoksa bunların da üstünde tüten mânâ mı? Kesinlikle, şiddetle evet. Çile, ayrılmaz bir parçam olmuştu artık. Şimdi düşünüyorum da, hislerini saklamakta pek mahir olduğunu düşünen ben, pınarlarına akın eden gözyaşlarıma, düğümlenen boğazıma rağmen her fırsatta O’nun şiirlerini etrafımdakilere okumaktan kendimi alamadım.

Kardelen’in editörü olarak ne zamandır hayalini kurduğumuz Üstad sayısının hazırlanmasında belki de bu his yoğunluğu sebebiyle hayli istekli oldum ve arzu ettim ki benim böyle tanıdığım insanı, başkaları da bilsin. İşte şimdi o sayıyla karşınızdayız. Muvaffak olabildik mi, takdir sizin. Üstad’ın, zor anlarımda tekrar tekrar okuduğum şu beytindeki mânâyı, Allah’ın son nefesime hâkim kılmasını niyaz ediyorum:

"Kapı kapı bu yolun, son kapısı ölümse;

Her kapıda ağlayıp, o kapıda gülümse." 

(Kardelen yıl 11, sayı 34; Temmuz/Eylül 2002)


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Mukaddes beldelere-2... - Sayı 126
Çocuk toprak gibidir... - Sayı 125
Anneme...... - Sayı 124
Nerelisin... - Sayı 123
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Peygamberimizi, bizim O na mesafemizi,içinde bulunduğumuz gafletten çözüme giden yolları anlatan "Gü... Ayşe Eroğlu

 ALLAH SELAMET VERSİN HOCAM BU... Behçet Eroglu

 Elinize gönlünüze sağlık. Bâki selâm ve dua ile...... Naci Eroğlu

 Selâm ile...... N. Eroğlu

 Yazınız durumun tespitini yapmış ve doğru tespittir tarihi gerçeklikler ile de uyumludur. Lakin bizd... Hüseyin yaman


Öğretmen ve öğrenciye “okul sigortası” hakkı verilmiş. Pek yerinde, artık disiplinsizlik yüzünden okutmak da, okumak da “risk unsuru” taşır oldu. 
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Büyük camgözlerle yüzen karahindiba
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Ehl-i gönül
Nesl-i muazzez
Nereye kadar?
Gül kokusu
Meçhule hitap
Gelecek sayı (127) konusu
Korkaklar
Hâramiler


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16437786
 Bugün : 403
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 708504
 Bugün : 25
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 410
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim