Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     1730 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Müslümanlar ne zaman kurtulur?
Halis Arlıoğlu

  Sayı: 100 -

Uzun söze gerek yok. Müslümanlar fert, âile ve cemiyet olarak Allâh’ın (cc) ümmete ilk ve kesin “İKRA – Oku” emrini yerine getirdiği zaman kurtulabilirler. Şeklî ve zâhirî tavır ve görünüşlerinin ötesinde şuurlu bir hayat tarzını ve tefekkürü kazandığı zaman, Müslüman çoğunluğun elinde İslâmî değerleri savunan dergi ve gazete olduğu zaman kurtulurlar! Esas ölçü ve kıstas bu; bir de Müslümanların durumlarına bakalım…

Şu an Müslümanlar bu ölçünün tamânen dışında ve bu değerlere düşman iblislerin peşinde savrulup gitmektedirler. Bunların her birini ayrı ayrı zikretmek gerekir…

1- Özellikle uzun yıllar CHP zihniyetinin mağdur ettiği mazlum Müslümanların bu mağdûriyetlerini siyâsî ve şahsî emelleri için kullanan ve bütün ülke Müslümanlarının hayır ve iyilik duygularını, yardım severliğini çok iğrenç ve habis bir gâye için sömüren, şimdi de resmen Batı’nın kâfirleri ile iş ve eylem birliği içinde olanlara nasıl Müslüman denilir? Onların kılığı-kıyâfeti, şeklî görüntüleri ile içine düştükleri zillet ve meskenet o zümreyi bunca vebal ve İslâmî sorumluluktan kurtarabilir mi!? İnsanlar bir kere yanılabilirler. Ama bu yanılgıyı hayat boyu sürdürmek ve bunda ısrâr etmek yanılgı değil, bal gibi kasıt, ihânet ve dalâlettir. Onlar, Müslümanda bulunması gereken basîret ve ferâset anlayışına ters ve o özelliklerden yoksundur. Şu sapkınlık ve heze yan dolu seviyesizlikler, o iblisin habis varlığını, iğrenç karakterini, nifak ve şiddetini, şimdiye kadar içinde gizlediği zehirlerin, bu millete olan kin ve nefretin bir örneğidir… “Siz hiç merak etmeyin ve sakın ye’se-ümitsizliğe düşmeyin! Çünkü Haçlılar gelip bizi o zâlimlerden-mevcut iktidardan kurtaracaktır!(!) Zîrâ Haçlılar, ülkeyi işgal etmişlerdi ama bizim kadın ve kızlarımıza aslâ tecâvüz ve kötülükte bulunmamışlardır(!)” (10.12.2017 iç ve dış basından) Bunlar gizli-kapaklı değil. İç ve dış medyalarında bizzat o FETO’nun, din bezirgânı hâinin kusmuklarıdır. Eğer Müslümanlar Allâh’ın (cc) Kitabını;

“Yâ açar bakarız nazm-ı celîlin yaprağına.

Yâhut üfler geçeriz bir ölünün toprağına” (Safahât S. 153)

Şeklinde değil de, onun rûhuna ve özüne uygun olarak okumuş olsalardı, böyle hata ve zillete düşmez, o tür hâinlere yardım ve yataklık yaparak ihânet içinde olmazlardı. Buna rağmen ülkemizin felâketi için çalışan bir sürü ihânet şebekesi hâlâ gurup gurup çeşitli meslek dallarında ve aynı ihânetin içinde bulunanlar yakalanarak mahkemelere sevk edilmektedirler. Bütün bunlar müntesiplerini uyarıp, kör olası gözlerinin açılmasını sağlamıyorsa onlara Müslüman denilir mi!? Peki Türkiye’nin dostu ülkeler, bu ihânet çetelerinin memleketlerindeki muzır ve menfi faaliyetlerine neden izin veriyorlar? Bu kadar mı gözünüz kızdı ve bağlı bulunduğunuz (!) inanç değerlerinize bu kadar mı düşmansınız!? Genelde bunların sebebi; yâ ihânet veya okuma özürlü olan bir toplumun çok hazin ve ibretlik gaflet ve hamâkatlik halleridir. Bu zihniyettekilerin durumu şöyle târif edilmektedir:

“Böyle buldum bu cihânı, yok bir şeyden haberim…

 Serserî gû-şekilde, geldiğimden beri, sersem gezerim”…

Müslümanlar, dînî ve siyâsî açıdan peşinden gittiklerinin gerçek yüzlerini öğrenmedimçe bu zilletten kurtulamazlar. Bunları bilmek o kadar da zor değil. Herifler zâten ne olduklarını ve nelere inanıp-inanmadıklarını, İSLÂM’a karşı menfî tavırlarını ve ona nasıl saldırdıklarını, bizzat kendileri çok açık ve net olarak göstermektedir. Yeter ki Müslümanlarda o şuur ve basîret olsun. Ayrıca her Müslüman da mutlakâ bir cihat şuuru, fikri ve gayreti olmalı. Cihat, öyle geniş ve kapsamlı bir kelimedir ki,  onun çok çeşitleri, yöntemleri ve isimleri vardır. O sâdece cephede top-tüfekle yapılanlardan ibâret değildir. Bugün en az o kadar önemli olan ve MEDYA denilen basın-yayın kuruluşlarına sâhip olmak, onları okuyup tâkip etmek de bir cihattır. Müslümanların sâhip olduğu irili-ufaklı yayınlar örnek olmalı. Çiçek-böcek, bahar-kış ve âfâkî konularla doldurulan onca sayfalar boşa giden emekler, sorumsuzluk ve duygusuzluk eseridir. Özellikle, hiç kimsenin başkasını eleştirme hakkı yoktur şeklindeki düşünceler, şer cephesinin nasıl çalıştığını ve Müslümanların başına yağan onca tahkir ve tehdit sağanaklarından haberi olmamak yada onları umursamamaktır. Oysa Müslüman sorumlu, duygulu ve hisli olan adamdır. Bu konuda merhum M. Âkif şöyle demiştir.

“Gamsız insanlar için, eğlencedir yaşamak…

Yüreğin hisli mi, işkencedesin, tâlihe bak! (Safahat S. 351)

Ve

“Duygusuz olmak kadar, lâkin dünyâda dert yokmuş.

Öyle mel’unmuş ki hâin, kurtulan bir fert yokmuş”.

Her mâkul ve mantık sâhibinin bildiği gerçek, İslâm’da tarikatın, şeriatın, tasavvufun, hakikatin dayandığı nokta; “Emr-i bilmârûf, nehy-i anil münker” iyiliği emredip-kötülüğü men etme, engel olma önemlidir. Buna önem vermemenin İslâm âleminin içine düşürdüğü zillet ve meskeneti müşâhede görmekteyiz. Özellikle inançlarına küfreden, Müslüman’a hakaret eden bir dergi ve gazeteyi alıp okumak ve aynı şekilde siyâseten inanç düşmanlığı yapan bir oluşuma-kuruma destek vermek de şuursuzluk ve gaflet eseridir. O tür saldırılar karşısında sessiz ve duygusuz bir Müslümanlık anlayışı sâhibini nasıl kurtarır?

2-Aynı durumlar, PKK şâki ve hâinlerine, onun siyâsi ayağını oluşturanlara fikrî, bedenî, mâlî ve siyâsî destek veren tüm bozguncu, fesat ve ihânet ehli için de geçerlidir. Müslüman düşünmeli... Bu PKK nedir? Kime hizmet ediyor? İnanç ve ideolojileri neye dayanmakta? En başta ‘önder ve lider’(!) denilenin kitabı ve militanlarına verdiği tâlimatlarında şöyle denmekte: “İslâm dîni Kürtleri köleleştirmiştir. (!) O yüzden Kürt halkının kurtuluşu; Marksist ve Leninist ideolojidir. Zâten ilk dönemlerde Kürtlerin dîni Müslümanlık değil, Zerdüştlük idi. Bu açıdan mağara ve sığınaklarda İNCİL okutulacak! Allah ve İslâm dîni hakkında tek söz edilmeyecektir.” Bunlar kendi hezeyanları ve PKK’dan kaçanların îtiraflarıdır. (21 Ocak 2019 tüm basından) Evlerinde son sistem televizyonu ve ceplerinde milyonluk görüntülü telefonu olan her Kürt Müslüman da bunları bal gibi biliyor. Namazla dinle cemaatle nasıl alay ettiklerini herkes gördü. Üstelik o aygıtlarla Kürt halkına yıllardan beri yapılan zulüm ve katliâmları seyretmektedirler.

Peki Kürtleri kurtaracak (!) olan; Marksist-Leninist ideoloji nedir? İşte cevâbı; “Bütün ilâhî dinler, insanlığı uyuşturup felç eden bir zehirdir!”Gerisini namazında-niyâzında olup ta bunların peşinden giden; Haso ağalar, Memo dayılar, Fadik teyzeler, Zero halalar düşünsünler.

Yukarıdan beri zikredilen zararlı unsurların ve onların asıl üreme alanları bir siyâsi fırkadır. Bunlardan biri, ilkokul çocuklarının câmiye gitmesine fütursuzca saldırıyor. Ama aynı adam PKK nın Kürt çocuklarını kaçırıp milletimizle savaştırma alçaklık ve ihânetlerine nedense hiç ses çıkartmıyor. (12.01.2019 tüm medya). O, aynı zamanda darbe yandaşlığının, bakan ve başbakanı katlettiren bir zihniyetin ürünüdür…

Sonuç olarak Müslümanlar EHL-İ SÜNNET üzere yaşadıkları zaman kurtulurlar.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Meçhule hitap... - Sayı 126
Hâramiler... - Sayı 126
CHP’nin bu millete yaptığ... - Sayı 125
Şaşırmadık... - Sayı 124
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (126):
Vekâlet Savaşları...

Son Eklenen Yorumlardan
 Bugün 18.11.2025Konu nedir? ...

 Deprem kuşağında yer alan ülkemizde: çok katlı yapılar yerine, tek katlı bahçeli evlerde yaşamak asl... yusuf

 Muazzam bir çalışma olmuş,tebrik ediyorum.... Ahmet Durmuş

 yukarıdaki hikayeyi ve eklemeleri yazan kişi biraz zorlamayla günün modasına uymuş işi dış güçlere a... HALİL KÖSE

 test"... test


Batı; kaybettiği noktanın idrâkinde ve kazanacağı noktanın gafili olduğunu -yalnız kendine- ihtar ederek bugünkü buhranını yaşıyor. Biz; tüm taklitçiliğimize rağmen hem birincisinin, hem ikincisinin gafletindeyiz.
Eğer batı gibi kaybettiğimiz noktanın idrakinde olabilseydik, elimizden kaçırdığımız bunca zamandan ötürü eyvahlar eder; kazanacağımız noktanın gafletinden de sıyrılabilirdik…
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Nesl-i muazzez
Ehl-i gönül
Gazze, ümmetin imtihanıdır
Vesâyet savaşları
Gelecek sayı (127) konusu


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16284560
 Bugün : 2742
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 692209
 Bugün : 45
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 186
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim