Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     4067 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Kur'ân'la yolculuk
Mustafa Gül

  Sayı: 73 - Temmuz / Eylül 2012

“ONLAR, VERDİKLERİ SÖZLERE UYARLAR.” (Müminun, 23/8)

Ahde vefa göstermek yani sözünde durmak, öteden beri toplumumuzda üstün tutulan davranışlardandır.

Birçok atasözü, bu davranışın değerini yeterince açıklıyor:

Ölmek var, dönmek yok.

Söz namustur.

Söz bir, Allah bir.

Öl söz verme, öl sözünden dönme.

Bu atasözleri, eski nesillerin hayatının her safhasında yer alırdı. İbret alınması için ünlü iki şairimiz arasında geçen bir olayı burada zikredelim:

“Mehmet Akif Ersoy, arkadaşı Eşref Edip'in evinde öğlen vakti buluşmak üzere sözleşirler. Eşref Edip'in evi Vaniköy'de, Akif'inki Beylerbeyi'ndedir. Sözleştikleri gün şiddetli yağmur yağması üzerine, Akif'in gelemeyeceğini düşünen Eşref Edip komşusuna gider. Akif ise yağan şiddetli yağmura rağmen gelir ve onun çıktığını öğrenir. Sırılsıklam bir halde, içeri dahi girmeden geri döner. Eve geldiğinde Akif'in gelmiş olduğunu öğrenen Eşref Edip, çok üzülür ve ertesi gün hemen Akif'in yanına gider. Kendisine kırılmış olan arkadaşından özür dilemeye ve gönlünü almaya çalışırken, Akif ona şu unutulmayacak sözü söyler: “Bir söz ya ölüm veya ona yakın bir felâketle yerine getirilmezse mazur görülebilir.” Şimdilerde bu güzel örneklerle az karşılaşıyor, sözünde durmayanlar için: “Vefa, İstanbul'da bir semtin adı.” diye sitem ediyoruz.

Tutulmayacak sözler için, kolay “evet” denir. Karşısındakini kandırmak için olmadık yeminler edilir. Fakat sözünün eri olan ve sorumluluk duyanlar, kolay kolay söz vermez, antlaşma sağlanınca da gereğini yaparlar.

Nikâh memurunun sorusuna “evet” demek için aylarca düşünülür. Fakat bu “evet”in karşılığı da, bir ömür boyu sürer. Zorlamayla, çıkara dayalı veya iyice düşünülmeden yapılan evlilik sözleşmeleri genellikle kısa ömürlü olur.

Kişilerin birbirlerine verdikleri sözü yerine getirmemeleri, ilişkilerin bitmesine; toplumlar arasında yapılan antlaşmalara uymamak bazen savaşa sebep olmaktadır.

Peki ya Yaratıcı'ya verilen sözlerimiz…

İlk söz, İslâmî literatürde “KÂLÛ BEL” diye bilinen: “ELESTÜ BİRABBİKÜM /BEN SİZİN RABBİNİZ DEĞİL MİYİM?” sorusuna karşılık verilen :“BELÂ/EVET” (A'râf, 7/172) sözüdür.

İnsanın ergenlik dönemine girdiği, akıl buluğ olduğu yani düşünmeye başladığında fıtratının reddedemediği bir kabullenmedir bu “evet.” Hakikatin onaylanması anlamındaki bu içten verilen söz, ne yazık ki insanoğlunun büyük çoğunluğu tarafından çabuk unutuluyor. Daha doğrusu yeryüzünde Allah'ı (cc) herkes tanıyor da, sözünü dinleyenler azınlıkta kalıyor.

Peki gönüllü olarak yapılan sözleşmeye ne demeli.“LÂ İLÂHE İLLÂLLAH /ALLAH'TAN BAŞKA İLÂH YOKTUR” antlaşmasına ne kadar uyuyoruz. Hiçbir zorlama olmadan, isteyerek, özgürce, gönüllü olarak: “LÂ İLÂHE İLLÂLLAH” diyor, Allah'a teslim oluyor, yani Yaratıcı'yla “Müslümanlık” sözleşmesi imzalıyoruz.

Yaptığımız bu sözleşmenin bilincinde miyiz?

Kabul etmediğimiz ilâhlar sadece Lat, Menat, Uzza isimli putlar mı?

Peşinden gittiğimiz tanrıların farkında mıyız?

İş, davranış, düşünce ve eylemlerimizde Allah'ı (cc) her zaman birinci plâna aldığımızı rahatlıkla söyleyebilir miyiz?

Yaptığımız her davranışta: “Bu iş Allah'ın rızasına uygun mu?” diye ne kadar sorguluyoruz?

Bize şah damarımızdan yakın olan Allah'a, acaba biz ne kadar yakınız?

“Sindire sindire oku Kur'an'ı” (Müzzemmil, 73/4) emrinden haberdar mıyız? Okuyor muyuz, anlıyor muyuz, hayatımızın rehberi olarak kabul ediyor muyuz?

“Bizim için güzel bir örnek olan RASULULLAH'ı”(Ahzap, 33/21) ne kadar tanıyor, hayatımızda örnekliğine ve önderliğine ne kadar yer veriyoruz?

Mümin kardeş, sözleşmemize uyalım. Zira, verdikleri sözlere uyanların armağanı: “Firdevs cennetleridir.” (Müminun, 23/11)

Ve son söz:

“KİM, ALLAH'TAN DAHA ÇOK SÖZÜNDE DURABİLİR.” (Tevbe,9/111)

 


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Mekkenin fethinden çıkara... - Sayı 96
“Zulmedenlere meyle... - Sayı 78
Şaşkın insan... - Sayı 76
Kur'ân'la Kur'ân... - Sayı 75
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Bugün 18.11.2025Konu nedir? ...

 Deprem kuşağında yer alan ülkemizde: çok katlı yapılar yerine, tek katlı bahçeli evlerde yaşamak asl... yusuf

 Muazzam bir çalışma olmuş,tebrik ediyorum.... Ahmet Durmuş

 yukarıdaki hikayeyi ve eklemeleri yazan kişi biraz zorlamayla günün modasına uymuş işi dış güçlere a... HALİL KÖSE

 test"... test


Günümüzde kitaba nazaran paraya rağbeti; mide gurultusunu beyin sancısı zannederek, Tanzimat’tan bu yana, hiçbir şeyin çilesini çekmeden, her şeyi, Avrupa’dan monte eden(alan) yazarlarımıza borçluyuz.
Borcumuzu ödemesek de olur.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Büyük camgözlerle yüzen karahindiba
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Ehl-i gönül
Nesl-i muazzez
Nereye kadar?
Gelecek sayı (127) konusu


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16372875
 Bugün : 2524
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 701907
 Bugün : 1186
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 1748
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim