Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2906 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.

İrfan işinde plân
Necip Fazıl Kısakürek

  Sayı: 106 -

En anlayamadığımız, kabuğunu bir türlü kıramadığımız, duvağını aslâ kaldıramadığımız mefhumlardan birisi de (irfan)... Şu (kültür) diye anlatmaya çalıştığımız nesne...

İrfan, arşın veya okka hesabıyla, bir şahsın yüklendiği kuru malûmat değil; sahibinde fikir ve ruh bünyesi hâline gelmiş bilgidir. Gıdanın, döne dolaşa damarlarımızda kan hâline gelişi gibi... Kimse bize, kilerindeki erzakı gösterip o mikyasta kan sahibi olduğunu iddia edemez. Kimse de kamûs ezberlemekle irfan sahibi olamaz.

Evet, evet; irfan, bilgi sahibi olmaktan ziyade, bilinen şeyler vasıtasıyla bilme hassasına ermektir. Bilme hassasına eren, bilmediği şeylerin de bir nevi âlimi olur. Nasıl ki parası olan, satın almadığı şeylerin de bir nevi mâliki sayılır. Demek ki, şu veya bu bilgi malından ziyade, mallar arasında müşterek kıymet vâhidi olan manevî paraya, yâni ruh ve akıl kıvamına irfan demek lâzım...

Bütün bilgilerin kaynağı idrak çilesini çekmiş ve gerçek bir dünya görüşüne varmış her insan irfanlıdır. Bunun içindir ki, (üniversite)lerde ve bilhassa mücerred ilim şubelerinde, talebe, bir şey öğrenmekten ziyade, nasıl öğrenileceğini öğrenir. (Üniversite), öğrenme usûlleri öğreten ocak olmak gerek... Bir de bizimkini düşün!

- Bir şey bilmek hüneriyle elmas takma san’atı arasında ince bir yakınlık var. Elmas, mahfazasını zengin etmez. Onunla, çizgilerindeki asaleti ifade eden bir vücudu kıymetlendirir. Bu yüzden, Karamanlı bakkalın pırlantaya boğulmuş parmakları gibi, irfana sadece ve kabaca mahfazalık etmek, üstelik servet cakası yapmak, hakikî irfansızlıktır. İrfandan gaye, en sade ve en zarif kılık içinde bizzat mücevher olmaktır.

İrfan dâvalarımızın, kemiyet çerçevesinde, sürüsüne bereket!.. İlk mektep, son mektep, talebe, inzibat, ahlâk, terbiye, bilgi, kitab, tercüme, lûgat, usûl, (program), yabancı (profesör), yerli muallim, filân, falan...

Bu karmakarışık kesret ifadesi bence tam bir vahdet mânâsı belirtiyor. Mes’ele birçok değil, biricik:

İrfan cihazımızda kol kol şubelendirdiğimiz bütün mes’elelerin bağlı olduğu ve mihrak noktasında toplandığı kök telâkki ve bu telâkkiden doğma ana plân!!!

Bize bu plândan haber versinler!

Tanzimattan beri böyle bir kök telâkki ve ana plân ıstırabıyla başı ağrıyan tek bir maarif büyüğü görmedik!

Herhangi bir dalın yaprağında küçük bir baygınlık alâmeti sezilir sezilmez, hatıra derhâl kök gelmeli... Bir ağacın köküyle en uzak yaprağı arasındaki sıkı münasebet kadar, binlerce irfan mes’elesinin, onlara can veren ana görüş manzumesiyle alâkası var.

Yapılmış, yapılan, yapılacak her şeyin kıymet hükmünü, aşağıdaki kıyasların terazisinde tartarak elde etmeliyiz:

1-Dünya ilim ve fikir cereyanları karşısında durumumuz nedir?

2-Ruhumuz, iktibascı mı, telifci mi?

3-Ahlâk ölçümüz nerede ve nasıl?

4-Hangi ruhî vasıflarda bir gençlik istiyoruz?

5-Bu gençliği ne vasıflarda muallimler yetiştirir ve onlar nasıl yetişir?

6-Milletlerarası bir müessese olan ilim, bu hassasına rağmen, millî bir damgayla mühürlü değil midir?

7-İlim tevzi işinde, onu en yukarıda dağıtan en üst elden, en aşağıda toplayan en küçük avuca kadar hâkim esaslar ve usûller?

Gönül isterdi ki; bu sualleri siyah tahta üzerine tebeşirle yazalım; ve maarif cihazının başında bulunmuş bugün hayatta kaç kişi varsa onlara imtihan suâli hâlinde verelim. Mühlet, imtihan odasından çıkmamak şartıyla 100 senedir; bakalım hangisi cevap verebilecek?

Kök telâkkiyi ve bu telâkkiden doğma ana plânı, bütün çizgilerin merkezde toplandığı bir mimarî (motif)i hâlinde örgüleştirmedikçe, irfan tatbik sahalarında zaaf, daima göze çarpacaktır.

(Amik fakrüddem)e uğramış bir hastanın suratına bir okka pembe ve kırmızı badana çalması gibi sahte ve mukallit nümayişler, gerçek iş ve iş fikrini telâfi edecek değil, onu büsbütün elde edilmez hâle getirecektir. (Tanrı Kulundan Dinlediklerim, 2. Basım, sayfa 116-118)


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
İç ve dış düşman – Yahudi... - Sayı 119
Musikî... - Sayı 117
Dünyayı İmar... - Sayı 116
Şehir... - Sayı 115
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Öğretmen ve öğrenciye “okul sigortası” hakkı verilmiş. Pek yerinde, artık disiplinsizlik yüzünden okutmak da, okumak da “risk unsuru” taşır oldu. 
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Tas tarak
Kasem olsun!
Bir tufanın ardından: Filistin
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Deniz kabarıyor
Fatih Sultan Mehmet (4)
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13191109
 Bugün : 356
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 606192
 Bugün : 11
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 178
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim