Sınırlar ötesinde Ekrem Yılmaz Sayı:
125 -
 Münih İslâm Merkezinde 17 Mayıs 2025 tarihinde bu merkezde görev yapmış İslâm âlimi Mustafa Şeker Hoca hakkında bir anma programı düzenlenmiş. Programa birçok konuşmacı katılmış, bu âlim ile ilgili hatıraları olan… Konuşmacılar genelde hep Almanca olarak sunumlarını yapmış. Mustafa Şeker Hoca ile ilgili bir konuşma yapan ve onunla hatıraları olan birisi de bir Türk imam. Konuşmasını Türkçe olarak yapıyor. Konuşmada anlatılan hatıranın içinde Üstad Necip Fazıl da geçince hocam Ali Erdal’ı tanıyan bir Alman Müslüman kardeşimiz bu kaseti gönderiyor.
Mustafa Şeker Hoca Almanya’ya giden ilk Türklerden. Onunla hatırası olan imam kardeşimiz de 1971’de Almanya’ya gitmiş. Münih’teki bu merkez de 1950’li yıllarda açılmış. Mustafa Şeker’i o merkezde tanımış. Birçok hatıraları olduğunu dile getiriyor. Yalnız bunlardan birini bu anma toplantısında şöyle anlatıyor, imam kardeşimiz Adapazarın Gölçük ilçesi ve Münih Milli Görüş camii'nden Osman Bulut. Hatırası şöyle:
1975 yılının yaz aylarında kısa süreliğine Türkiye’ye izine gittim. İzini yaptım dönmek için İstanbul’da otobüsümün kalkacağı noktaya varmak için Eminönü civarında, Cağaloğlu yokuşu başında bir taksiye bindim. Takside benden önce bulunan bir yolcu daha vardı. Şöyle bir baktım, bu sima bana tanıdık geliyor. Bu Necip Fazıl olmalı dedim, içimden. Ama ona direk soramadım, siz o musunuz ve siz kimsiniz, diye. Birkaç kez dönüp dönüp baktım. Sonunda şöyle dedim: “Efendim sizi tanımak istiyorum”. O da kendine has üslubu ile: “Bende kimi tanımak istiyorsun?” dedi. Böyle bir cevabı ancak Üstad verir dedim ve elini öpmek istedim. Benim nerede bulunduğumu sordu. “Almanya’da bulunuyorum” dedim. “Hangi şehirdesin orada” dedi. Ben de “Münih’te bulunuyorum, Üstadım” dedim. Mustafa Şeker’i tanıyıp tanımadığımı sordu. Tanıdığımı söyledim. Seninle ona bir şeyler göndersem, götürebilir misin, dedi. Tabi efendim. Emriniz olur dedim. Taksiden idarehanesinin yakınında beraber indik ve mekânına vardık. Bir kitap kolisi hazırladı ve Mustafa Şeker hocaya ulaştırılmak üzere bana verdi.
O emanetle Almanya’ya vardım. Mustafa hocaya emanetini götürdüm. Pakete baktı, Necip Fazıl’dan geldiğini anladı ve bana bunu nereden bulduğumu sordu. Olanları hikâye ettim kendisine… Ve böyle bir tevafuk ile ben de bu hatıranın içinde yer aldığıma sevindim.
Evet, bize gönderilen videodan çözümlemeyle içinde Üstadın da bulunduğu bu hatırayı okuyucularımız ile paylaşmaktan memnuniyet duyduğumuzu sevinçle duyururuz.
Böylece anlıyoruz ki nerelerde kimlerin daha nice hatıraları var Üstad Necip Fazıl ile…
Mesela adaşım olan biri, Ekrem Zingal de Almanya’da bulunuyormuş. Üstada telefon açınca ve sonra oğlu Ömer Kısakürek ile görüşünce öğrendim ki, Üstada Almanya’dan şeker hastalığı ile ilgili ilaçlarını gönderirmiş.
Allah hepsine rahmeti ile muamele etsin. Nice yıllarda, nice yeni hatıralar duymak ümidiyle…
|