Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     1695 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Bir özeleştiri denemesi Değişim
Bedran Yoldaş

  Sayı: 38 -

Yağmur yüklü kara bulutların yeryüzüne sokulması gibi kasvetli hava oluşturmakta hayaller…

Ruhum en basit şekliyle ifade edilirse “daralmakta”. Daralmakta, ufka açılan pencerem bir tümür misali çardak kurdu bilmezliklerime, adanmış bilgilerime… Tarumar oldu bellediklerim.

Kim ve niçin, nasıl demeye varmadan paramparça oldu sisi bulutu yeni doğan güneşle… yeni hayata açılan percerem ışıkla doldu. Gözyaşları sel olup aktı… saçların dalgalanıp yelpaze gibi yüzüme meltem esintisi; alizeler sanki kokun… beklediğim ve beklediğin…

Ben kimim, sen kimsin. Nereden geldik, nereye gidiyoruz. Beklentilerimiz neler? Kesişen ya da zıt noktalarımız uzantılarımız neler? Bir hayat için yeterli sebepler mi yoksa ölümün? Hangi yolun yolcularıyız?

Zaman bize neyi hatırlattı? Oysa zaman gelecekte eriyen buzullara çare mi? Aysbergin çözülmesi gibi çözülmekteyiz… Taş kadar katı kalbimizin yumuşatıcıyla yıkanmış gibi erimesi neden? İyi mi, kötü mü? Pamuklaşma aşamasında, yumuşak inişlerde ben neredeyim, sen neredesin? Hayat çizgilerimiz neden ters? Birimiz yaklaşırken diğeri uzaklaşmakta veya ikisi. Birileri fitili ateşliyor sanki… Ha, ne dersin?

Bencil olmamak lâzım diyoruz ama, gerektiğinde veya yeri geldiğinde hepimiz bencilleşmiyor muyuz? El üstünde tuttuğumuz değerlerimizi, menfaat/çıkar adına heba etmiyor muyuz?

Eskiden, eskiden derken fazla uzaklara da gitmeye gerek yok, sahip olduğumuz, savunduğumuz değerlerle, bu günkü değerlerimiz bir mi veya en azından kıstaslarımız bir mi? Belki teorik olarak bir olabilir ancak pratikte çok uzaklardayız bunu hepimiz biliyoruz. Bilmediğimiz bir el gece yarısı baskını ile bağlı olduğumuz limanlardan rüzgârın insafına bırakılıyoruz ve bu rüzgâra yön verenlerde ise hiç insaf yok… Ufuk alabildiğince geniş ruhumuz alabildiğince sıkıntılı… Bilmece gibi konuşuyorsun deme, bilmece gibi konuşmuyorum; gerçek bunlar!.. Hayatımızdaki dönemeçler desek belki daha isabetli olur… köşe taşlarından uzaklaştıkça veya nirengi noktalarından; yelkenlerimiz daha fazla rüzgâr alıyor ve dolayısıyla daha hızlı savruluyoruz. Ve değişimden geçtik, geçiyoruz hep birlikte… Hepimiz bir gemideyiz, pusulasız ve direksiz! Varacağımız liman meçhul.

Dengeler, dengesizliklerle dolu. Düşünceler “ben” merkezli. Sen de öyle düşünmüyor musun? Çıkar ilişkileri penceresinde bakılan hayatın ar damarı çatlamış durumda. Devir “ye kürküm ye” devri. Kürkün yoksa, sen de yoksun. En yakın bildiklerin dahi senden medet beklerler. Beklenen, medet elbette ki kendi eksenli olmak zorunda. Hal bu hal…

İşin içinden çıkılması son derece zor bir bilmece; “yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal” misali…

 

Sevgi! O da ne ki? Karın doyurur mu? Yoksa bir şeye yaramaz. Dostluk, hürmet, kadir şinaslık öleli yıllar oldu. Aslımıza dönülmedikçe de ölü olarak kalacaktır. Vesselâm…


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Kelimelerin dansı aşkla f... - Sayı 124
Nice sahipsiz yüzler görd... - Sayı 120
Elinde taş küçük çocuğun... - Sayı 119
Sallandı yer ve gök... - Sayı 118
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (125):
Çocuk; insanlık zincirinin ebediyet halkası...

Son Eklenen Yorumlardan
 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer


Sanatımızın, özellikle şiirimizin şu andaki seviyesini güneş ışığının yokluğuna mı, yoksa ondan gelen ışığın yansımasını engelleyip, bizi suni bir güneş tutulmasıyla karşı karşıya bırakanlara mı bağlamalı?..
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Ana baş tacı olmalıdır
Dervişan bohçası III
Hayatın merkezi anneler
Analar baş tacımızdır
Annelerin zaferi


Ali Erdal - Annelerin zaferi
Ali Erdal - Yolculuk
Ali Erdal - Kardelen’in 35. topl...
Kadir Bayrak - Anneme...
Bedran Yoldaş - Kelimelerin dansı aş...
Ekrem Yılmaz - Ana güç
Ekrem Yılmaz - Esip geçen ömürmüş
Ekrem Yılmaz - Aşk ile
Dergi Editörü - İddiamıza arşivimiz ...
Site Editörü - Hayatın merkezi anne...
Necip Fazıl - Şiirlerim ve şairliğ...
Necdet Uçak - Deme
Necdet Uçak - İster ağla istersen ...
Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Mustafa Büyükgüner - Gazzeye ağıt
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Analar baş tacımızdı...
M. Nihat Malkoç - En sıcak sözcüktür a...
Hızır İrfan Önder - Bir anne arıyorum ac...
Ayhan Aslan - Toprak
Ayhan Aslan - Vuslat
Olgun Albayrak - Aşkın tarihi
Mehmet Balcı - Trabzon’dan üç portr...
Mehmet Balcı - Bizdedir
Mehmet Balcı - Ağıt
Hasan Tülüceoğlu - Göbeklitepe’de Hz. İ...
Ahmet Çelebi - Efendim
Kubilay Ertekin - Putlar ve putperestl...
Halis Arlıoğlu - Şaşırmadık
Murat Yaramaz - Anne duası
Gözlemci - Hadiselere bakış
Muammer Zeki Aygur - Hani nerede
İsmail Güçtaş - Demokrasi
İsmail Güçtaş - Örümcek ağı
Cemal Karsavan - Mutluluğumsun her za...
Heybet Akdoğan - Bu kaybedişler bizi ...
Ayşe Yaz - Sivil itaatsizlik
Servane DAĞTUMAS - Modern Azerbaycan ed...
Yaşar Akyay - Ana baş tacı olmalıd...
İbrahim Durmaz - Annem
İbrahim Durmaz - Anne
Turgut Yörükoğlu - Dervişan bohçası III
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15639069
 Bugün : 2813
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 653223
 Bugün : 50
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 62
 124. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 3
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim