Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     1538 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Yaşar
Bedran Yoldaş

  Sayı: 38 -

Damarında dolaşan kana inat ölmek istiyordu. Hayatla ölüm, gidip kalma arasında med-cezir oynuyordu. Gel-git. Kumdan sahillerin alabildiğince uzandığı yumuşak bir örtünün deniz sularını kucakladığı, sarıldığı ve bıraktığı yükseldiği ve çekildiği gel-git… ama onunki çok farklıydı. Birden parlıyor etrafındakini kırıp döküyor kırılgan ve istenmeyen biri olup çıkıyor. Aynı şekilde birden sönüveriyordu… Kabaran bu parlama esnasında kendisinden geçiyor; yaptıklarını görmez oluyordu. Sanki gözlerine bir perde çekiliyordu görünmeyen ellerce… İşte ne oluyorsa o anda oluyordu. Kör noktada. Yağmurun bardaktan boşalırcasına yağdığı gibi gözyaşları akmaya başlıyor, gözyaşlarından oluşan sel, yüzünden süzülerek dökülürken derin izler bırakıyordu…

Hayatın zorlukları sırtına kambur gibi abandıkça bu istek daha da alevleniyordu. Ha bire belinin büküntüsü artıyordu. Büküldükçe sıkışıklığı artıyordu büküm verilen ip gibi… İki büklüm olmuş dense yeridir. Sanki merdaneye sıkıştırılmış bir nesneydi ve sıkıştırılan kapandaki el de çok vicdansızdı. Yok, yok böyle değildi elbet. Hüsnü kuruntu bu sadece… Hayatın zorluklarına iyi tarafından bakabilseydi eğer böyle düşünmez, asi biri olup çıkmazdı. Her şeyi bir imtihan olarak görür ve “her zorlukla birlikte bir de kolaylık vardır” düsturunu unutmasaydı, nankör biri olup çıkmazdı…

Olaylara nasıl bakmalıydı… Kararsızdı… Kestiremiyor ve sağlıklı düşünemiyordu. Zihni bulanıktı, ruhu depresyondaydı.

İçinde yine de kıpırtılar hissediyor ancak bir araya getiremiyordu. Ayrılan parçaların dürtüleri yetersiz kalıyor, kendini zifiri karanlık bir boşluğa boş bir çuval gibi bırakıveriyordu…

Ölmek istiyordu. Ölümün bir kurtuluş olduğunu, başka bir çaresinin kalmadığını üstüne basa basa dillendiriyordu. “Ölüm ancak beni kurtarabilir” der başka bir şey demez olmuştu. Sevgi sözcüğünü hayatından söküp çıkarmıştı. Kirli bir mendil atar gibi… Kalbinin kapısını mühürlemişti. Bir daha açmamak üzere, (o öyle sanıyordu) ta ki ona rastlayana kadar. Onunla tanışır tanışmaz duyguları yavaş yavaş değişti. Herkes onun intihar edeceğini düşünürken hem de… Peşinden düşünceleri değişti. İçin için bir közün yandığını hissediyordu yüreğinde…

Usulca değişivermişti duyguları, özlemleri, hayata bakış açısı hatta hedefleri… Hissetmeden, hissettirmeden… Nazik bir el usulca değiştirivermişti birden onu. Belki birden demek doğru olmaz; zamanın akışında değişmişti de bize öyle geliyordu.

Terazi kefesinin “ölüm” tarafı dibe vuruyorken şimdilerde “hayat” kefesi dibe oturmuş durumda. Aslında hayatta; bu iki istek dengede olmalı. Denge bozulursa insan hayatı da yaşama tarzı da bozulur. Ama biz insanoğullarından çok azı bu dengeyi tutturabilmişizdir; gerisi nafile… Ya ifrat, ya tefrit…

Yaşar daha düne kadar ölmek istediğini her aşamada dile getiriyor iken bugün dünkü istekler ona ait değil de başkasına aitti gibi davranıyor.

Yasemin’le tanışmaları bir rastlantı sonucu olmuştu. (isterseniz biz buna rastlandı değil de tevafuk diyelim.) Yasemin’in iri mavi gözleri Yaşar’ı ilk görüşte tutkuna çevirmişti. Hani nasıl derler “bir görüşte aşık” olmuştu. İşte böyle bir şey… Elleri ayakları birbirine dolanmış, tutmaz olmuştu. Ne yapacağını ne diyeceğini bilemedi uzun zaman. Uzaktan uzağa takip etti ilkin, daha sonraları yakınlaştı. Konuşmalar, görüşmeler sürdü bu istek “kara sevda”ya dönüştü. Yasemin’in gözlerinden kalbine doğru uzanan çizgi de sızı alev dudaklarına oturduğunda yaşar “ölüm” olayını unutuvermişti.

 

Yaşar’ın hayatına canlılık gelmişti yaseminle…


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Zevâli yakındır zulmün... - Sayı 119
Elinde taş küçük çocuğun... - Sayı 119
Sallandı yer ve gök... - Sayı 118
Hu Demeye Geldik... - Sayı 117
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Emanet gazete isteyen, “bakabilir miyim?” diyor; “okuyabilir miyim” değil… Demek okunması gereken gazeteler, bakılır duruma düşmüş; yani albüm olmuş… Hem de (görmeyen gözlere yazıklar olsun) “fuhş albümü”…
Ortada bir basın olmadığına göre, neyin krizinden söz ediyorlar?..
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Bir tufanın ardından: Filistin
Deniz kabarıyor
Gazze günlüğü
Sosyal medyanın gücü
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş
Fatih Sultan Mehmet (4)


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13164510
 Bugün : 6000
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 604894
 Bugün : 333
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 226
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim