Kardelen’den haberler Kardelen Dergisi Sayı:
125 -
 46. TOPLANTI
Kardelen’in müesseseleşen ve derginin yayın periyoduyla aynı zamanlarda yapılan yazarlar toplantısının 46’ncısı 23 Nisan 2025 tarihinde gerçekleştirildi. Toplantının başkanlığını yapan Murat Yaramaz'ın takdim konuşması ile başlayan toplantıda daha sonra Ali Erdal söz aldı. Derginin en son çıkan sayısı ile yeni çıkacak sayısının değerlendirildiği toplantı bir sonraki toplantının yeri ve tarihi belirlenerek sonlandırıldı.
46. Toplantı başkanı Murat YARAMAZ’ın konuşması
Değerli Gönüldaşlar! 124. sayı konumuzu “Diyarbakır Anneleri” olarak belirlemiştik. Bu aslında genel olarak terörden, savaştan, ayrımcılıktan ve insana insanlık dışı yapılan muameleden dolayı her coğrafyada en büyük acıları çeken anneleri konu eden bir sayı olacaktı. Bilmesek de biliyorduk…
Sonuçta zulüm gören, ezilen, hakaret edilen, yaralanan ve ölen herkesin bir annesi vardı ve o annelerin yaşadıklarını tarif edebilecek bir sanat dalı keşfedilmemişti. Hep kullandıkları bir söz vardır ya: “Anne olunca anlarsınız.”
Tüm bu acıları yaşayıp ebediyete intikal etmiş olan annelere rahmet, halen hayatı ve bu acıları yaşamakta olan annelere sabır ve tevekkül dileklerimle açmak istediğim toplantımızda konuşmamı âdetim olduğu üzere bir şiir ile tamamlıyorum. Allah’ın selâmı üzerinize olsun, toplantımız bereketli olsun.
Yoktun hücre oldun şimdi ne hâlin
Düşün bir an için bir ömür delir
Ana rahmindeki hayat hayâlin
Bunu en câhilin câhili bilir
İnsanlar dünyaya cennetten gelir
Gün geldi kendinde seni aradın
Gün geldi sevinçle güldün oynadın
Ordaki huzuru asla duymadın
Bunu en câhilin câhili bilir
İnsanlar dünyaya cennetten gelir
Önemsiz makamın malın suretin
Son nefese kadar bâki hasretin
Aslına rücudur bütün gayretin
Bunu en câhilin câhili bilir
İnsanlar dünyaya cennetten gelir…
46. toplantıda Ali ERDAL’ın konuşması
Gönüldaşlar,
Öyle bir fikir ve iman manzumesine inanıyoruz ki bize her an ileriye gitmeyi emrediyor. İslâm’dan başka da her an ileri gitmeyi emreden bir inanışın olmadığını zannediyorum, bir günü diğerine eş geçirmeyi aldanmışlık olarak kabul eden bir fikir manzumesi yoktur, sanıyorum.
Buradaki gün de her birim için olmalı. Kardelen için her sayı olabilir mesela. Her toplantı, her kitap okuma olabilir. Ve biz gittikçe de müesseseleşiyoruz. Geleneklerimiz kendiliğinden ortaya çıkıyor ve oturuyor. Haberlerin toplanması, yazılması, yazıların toplanması, demetlenmesi, okunması, seçilmesi, şiirlerin denetlenmesi… Bunların her birisi her seferinde bir öncekinden daha iyi oluyor. Allaha şükürler olsun. Sosyal medyada da kendiliğinden, hiçbir usul ve kaide konuşmadığımız halde, kapakla ilgili az konuştuğumuz halde, kapaklarla ilgili whatsapp grubunda şöyle olacak, Kardelen’in büyük grubunda, Olaylara Bakış grubunda şunlar konuşulacak gibi kendiliğinden oturuyor.
Mesela müesseseleşen meselelerden bir tanesi de sayı editörlüğü. Âdeta her sayı, sayı editörünün şahsiyetini, markasını taşımaya başlıyor. İleriye doğru daha da iyi olacak inşallah.
Ve Kardelen bir orkestra oluyor. Orkestrada da hiçbir sazın öbür sazlara nazaran ehemmiyeti azdır dememek gerekir. Mesela davul bilmem kaç notada bir güm diye bir ses çıkarıyorsa bunu piyanodan, kemandan veya başka aletlerden fazla çalışmıyor, iş görmüyor diye görmemek lâzım. Çünkü o, ritmi tayin ediyor. Yani öyle büyük bir iş yapıyor ki o olmasa diğer sazlar da rahat çalışamayacak, vazifelerini icra edemeyecek.
Biz öyle bir fikir ve iman manzumesine inanıyoruz ki yarım hurma bile olsa yapılanın değeri var. Hatta, öğrendiğim zaman çok sevmiştim; sahabe geliyor, savaşa gitmesi için birşeyler vermesi lâzım, garibimin hiçbir şeyi yok, ya Resulallah diyor, kendisi de fizik olarak bazılarının alayına maruz kalıyormuş, ben de diyor, benimle alay edenlere hakkımı helâl etmeyi infak olarak bağışlayabilir miyim?..
Bilhassa editörlükler yerine oturdu ve inşallah ileriye doğru daha iyi olacak. Herkes bir rapor hazırlasın diye düşünmüştük, fakat onu yüz yüze bir toplantıda yapalım dedik, o öyle kaldı, bakalım ne zaman nasip olur?
Bazı şeylerin yapılmasında fayda görüyorum. Bunları kısaca izah etmek istiyorum.
Kapakları ara sıra gözden geçirirsek iyi olur.
Herhalde kapak dosyamız herkeste vardır, yoksa olmayanlara gönderelim. Bütün kapaklara havi bir klasör.
Her toplantıda ispat-ı vücut edebilmek ne kadar güzel.
Dergi için yazılar toplandığı zaman daha dergiye konmadan önce okunabilse ve onlar o zaman değerlendirilebilse iyi olur. Tabi bunu herkes okusun demek zor. Ama hiç olmazsa herkes kendi yazısını dergiye konduktan sonra okusa iyi olur. Şöyle; yazılarınıza bilerek veya bilmeyerek müdahale edilmiş olabilir. Müdahale edilmemişse bile yanına bir resim konmuştur veya bir şiir konmuştur, bununla yazınızın daha mânâlı olacağı düşünülmüştür. İsabet etmişizdir veya isabet edememişizdir. Bu belirtilirse bundan sonrası için tecrübe olur.
Kardelen’in tanınırlığını, itibarını arttırmamız icap eder. Bunun için de ne kadar çok haber konusu olursak, kendimizi tanıtırsak, toplantılarda ifade edersek, eşimize dostumuza dergiyi hediye edersek, sadece abone olmasını sağlamak için değil, toplu yerlere koyarsak, isminin görülmesi ve duyulması bile kazançtır.
Gönüldaşlar,
Efendimiz (ona selâm olsun), kıyamet kopuyor olsa bile elinizdeki ağacı dikin diye buyuruyor. Hani az önce “iki gününü …” diye konuştuğumuzda orada maksadın gün olmadığını düşündüğümüz gibi burada da meseleyi herhalde sadece ağaç olarak ele almamak lâzım. İşte, bizim elimizdeki ağaç Kardelen… Bugün kıyamet kopar, savaş çıkar, şu olur bu olur biz elimizdeki ağacı yani Kardelen’i her sayıda en güzel şekilde dikmeye bakalım.
Hepinize selâm olsun…
ÜSTAD'I ANMA TOPLANTISI
Prof. Dr. Mesut Başak koordinatörlüğünde İstanbul Ümraniye Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde Üstad Necip Fazıl’ı anma toplantısı yapıldı. “Üstad Necip Fazıl Kısakürek –Tarihimizde İz Bırakanlar-1” adlı toplantıya Kardelen yazarlarından Ali Erdal, Ekrem Yılmaz, Muzaffer Doğan, Kadir Bayrak, Mustafa Büyükgüner ile Emre Kaymaz da konuşmacı olarak katıldı. Konuşmacılar tarafından yapılan sunumların ardından plaket takdimi ile toplantı sona erdi.
Yazarlarımızın toplantıdaki sunumlarını www.kardelendergisi.com sitemizden okuyabilirsiniz.
Kızımız, RESİM BİRİNCİSİ
Dergimizin kapaklarını hazırlayan çizerimiz Emre KAYMAZ'ın kızı Ayşe Rânâ, İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü'nün düzenlediği "BİR İYİLİK HAYAL ET VE RESMİNİ ÇİZ" adlı resim yarışmasında, 1 ve 2. sınıflar kategorisinde ÜSKÜDAR İLÇE BİRİNCİSİ seçilmiştir. 1/E sınıfı öğrencisi Ayşe Rânâ'yı tebrik eder, başarılarının devamını dileriz.
“Bir Adam Yaratmak” oyunu
Necip Fazıl Kısakürek tarafından yazılan “Bir Adam Yaratmak” tiyatro oyununu Kardelen ekibi olarak Bursa’da izledik.
Bursa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları tarafından sahnelenen eser, insanın varoluşunu, inançlarını ve vicdanıyla olan hesaplaşmasını derinlikli bir dille ele alıyor.
|