Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3644 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Uluslararasy Siyasette TU? OLMAK
Mustafa Büyükgüner

  Sayı: 60 - Nisan / Haziran 2008

Uluslararası diplomaside, ülkelerin güttükleri politikalar kadar kamuoyunda itibarlarını korumaları da önemlidir. Bu konuda en güçlü milletlerden İngilizlerin sefaret ve dış politika teknikleri bizim okullarımızda dahi ders olarak okutulması başka neyle açıklanabilir? Ülkemizde ise bu tür konular maalesef pek itibar görmüyor.

Halbuki uluslararası hukuk dediğimiz, devletlerin birbirleri ile olan ilişkilerini düzenlemeleri, kamuoyunda biraz da devletlerin birbirlerine alt etmeleri, diplomatik yolla tuşa getirmeleri demek. Osmanlı döneminde pek çok müspet örneğini bildiğimiz bu "tuşa getirmeler"le son zamanlarda maalesef menfî yönde karşılaşır olduk.

Şimdi de, gündemi en çok meşgul eden husus olan, Türk Ordusu’nun Irak'ın kuzeyinden birden bire çekilmesi sonrası, çıkan tartışmalarda bunu yaşadık. Irak topraklarından çıkma planlaması önceden yapılmış olsa dahi, hem Irak'ın hem de Amerika'nın devlet başkanı ve bakanlar düzeyindeki açıklamalarının hemen akabinde olması insanın aklına ister istemez çeşitli sorular getiriyor. Üstelik bu olay günümüzün iletişim şartlarında hem dünyanın dört bir yanında hem de ülkemizde anında haber olmuşken... Ortada bir gerçek var, Türk Ordusu Irak topraklarına sınır ötesi operasyona başladığında hem uluslararası kamuoyundan hem de yerel ve merkezî Irak yönetimlerinden ilk başta her hangi bir tepki görmedi. Hatta bu operasyonun Türkiye'nin kendi güvenliği için gerekli olduğunu söyleyerek destek olanlar çoğunluktaydı. Ancak operasyon ilerledikçe, başta yerel yönetim olmak üzere, hem Irak'ta hem de Amerika'da çeşitli tepkiler, eleştiriler başladı. Nihayetinde de Bush'un Türk Ordusu’nun geri çekilmesi yönündeki beyanları ve Amerika Savunma Bakanının da Türkiye ziyareti sonrasında Türk Ordusu sessiz sedasız Irak topraklarından çıktı.

Birbirimizi kandırmaya lüzum yok. İletişim araçlarının bu kadar yaygınlaştığı ve çoğaldığı bir dönemde Türk Ordusu'nun geri çekilmesi dakika dakika dünya medyasına yansıdı. Genelkurmay aynı gün bu haberleri yalanlamadığı gibi, resmen kabul de etmedi. Günün akşamında çekilmeyi resmen duyurdu.
Şimdi, üniformalarımızı çıkarmak veya siyaseti bırakmak gibi hamaset politikalarına kulak asmadan düşünelim. Elbette ordumuza güveneceğiz, onun dediğini (gerçek) kabul edeceğiz. Ancak bu geri çekilme tarih ve şartlar itibariyle henüz operasyon başlamadan önce planlanmış olsa dahi, üst üste gelen "Türkiye Irak'tan çıkmalıdır, çıkacaktır" ve benzeri söylemlerin arttığı bir anda birkaç gün ertelenemez miydi? Operasyon aşamaları şunu gösterdi ki, aslında Türk Ordusu hiç de yabancısı olmadığı Kuzey Irak arazisine bu sefer yavaş yavaş ve yerleşe yerleşe ilerliyordu. Yoksa daha önce 4-5 saatte ele geçirilen Zap'a bir haftada ulaşılır mıydı? Yani ikmal yolları açılıyor ve emniyette, öndeki blok temizlenerek gidiliyor. Ve en önemlisi operasyonu başlatan birlikler çok kısa bir süre önce geri çekilerek taze birliklerle cephe takviye edilmiş. Türk Ordusu’ndaki bu strateji, belli ki, Irak'ta bir müddet kalacak tedbirlerin alınmakta olduğunu işaret ediyor.

Ama bu strateji hala kafa karışıklığına sebep olan bir kararla yerle bir ediliyor. Bizce bu geri çekilme Türkiye'nin operasyondaki başarısını gölgeye düşürecek ölçüde büyük bir etkiye sebep olmuştur. Türk sefareti asıl Amerika dedikten sonra Irak'tan çekilerek "tuş" olmuyor mu? Geri çekilme kararı alınmış dahi olsa birkaç gün ertelenemez miydi? Bu erteleme uluslararası kamuoyunda Türkiye'nin itibarının bu yönde zedelenmesini engellemez miydi? Ve asıl önemlisi bu çok basit önlemi dahi düşünecek bir siyasetçi, bürokrat veya devlet adamı çıkmadı mı?

Uluslararası politikada öncelik; milletin ve millî menfaatlerin korunmasında olması gerekir. Bunun için de elbette dış politikanın milli değerler ve menfaatler üzerine kurulmuş olması şarttır. Millî bir dış politikamız olsa; milletimizin ve devletimizin menfaatleri için uğraşan bir sefaretimiz olsa böyle tuşa gelir miydik?

Ama bir dakika, bu ülkenin dış politikasını yönetenler ve yönlendirenler daha bir ay önce Kosova bağımsızlığını ilan ederken "Bakalım Amerika ve Avrupa Birliği nasıl tavır alacak" diye bekleyip, onların oyuna göre görüş açıklayanlar değil miydi?


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Heybemden... - Sayı 116
Dünyanın En Kısa Hikayesi... - Sayı 111
on dört, otuz yedi, elli ... - Sayı 106
Taşlar dile geldi... - Sayı 97
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (124):
Diyarbakır anneleri...

Son Eklenen Yorumlardan
 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Süleyman Abdulla. Müasir Azərbaycan poeziyasinin ən görkəmli nümayəndəl... Hikmet

 yüreğine kalemine sağlık hayırlı ve bol okurları olsun.🤍✒️...


Hislerin hissizleştiği noktada, onlarda kalan aklın varlığını sürdürebilmek için o noktaya varışın yaratıcısını bile inkâr edebilecek kadar “bencil”leşmesine kılıflar uydurarak (bunu) üstünlükmüş gibi gösterenleri iyi tanımak gerekir.
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Kudret-i ilahi
Ürəyimin Əsdiyi
Yaşanan pişmanlık
Her şey apaçık
Suriye Türkmenlerinin dilinden
Oğulcan


Ali Erdal - Her şey apaçık
Kadir Bayrak - Nerelisin
Necip Fazıl Kısakürek - Doğuda buhran
Ekrem Yılmaz - Göç mü hicret mi
Ekrem Yılmaz - Zerre
Fatma Pekşen - Mustafa
Dergi Editörü - Hicret şuuru
Site Editörü - Zor sınavımız mültec...
Necdet Uçak - Yüreğim benim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (124) k...
Kardelen Dergisi - Kalem erbabına...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Gittikçe azalıyoruz
M. Nihat Malkoç - Suriye Türkmenlerini...
Hızır İrfan Önder - İstemem
Berna Pak - Gelecek(siz) çocuk
Ayhan Aslan - Dilenci
Mehmet Balcı - Sevda
Mehmet Balcı - Tükür
Ahmet Çelebi - Kaçıncı bahar
Av. Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Halis Arlıoğlu - Gaflet, dalalet ve h...
Murat Yaramaz - Pusula
Murat Yaramaz - Soğuk
Gözlemci - Olayların düşündürdü...
Mahmut Topbaşlı - Asırlık mertebe
Suleyman Abdulla - Ürəyimin Ə...
Cemal Karsavan - Hasrete zincir mi da...
Emine Öztürk - Bismillah
Osman Akçay - Gibi
Bekir Oğuzbaşaran - Türküleri seviyorum
Yaşar Akyay - Yaşanan pişmanlık
Yaşar Erim - Firavun düzeni devam...
Cahit Can - Bu insanlar
İbrahim Durmaz - Kar
Sevdagül Aykar Yıldız - Oğulcan
Mehmet Emin Armağan - Kudret-i ilahi
Saltuk Buğra Bıçak - Sarı yapraklar dökül...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15272769
 Bugün : 2856
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 647003
 Bugün : 440
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 129
 123. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 7
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim