Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2183 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Ölürse tenler ölür
Neşe Tekin

  Sayı: 72 - Nisan / Haziran 2012

Şimdi ne sözü tükenebilir ne de anlatacakları, aktaracakları yüreğini yaralayabilirdi.

Onun konuşması, içindekileri paylaşması elbet yalnızca sözcüklerle olmayacaktı.

Dönecek, döne döne yanacak, yandıkça, kavruldukça, bedenindekileri kaybettikçe daha bir kendisiyle, O'nunla bütünleşmiş olacaktı.

Dönmek aslında durmak demekti. Durmak…

Zamanı, maddeyi, dünyanın işlerini, ahir zaman düşlerini… Hepsini durdurmaktı. Durmak, kendini bu döngüde bulmaktı. Onun için bedenini dünyadan arındırmak, kendisiyle yeniden buluşmaktı. Dönmek; kıbleye, Kâbe'ye, O'na, kendine dönmekti.

Beyazlar içindeki bedeni, herkesten daha yakındı sanki kefene. Kefen onun için korkulu bir rüya değil, kendini gerçekten bildiğinden beri, yana yana beklediği anın gelmesi demekti. O an geldiğinde mutluluğunu saklamayacak, dudaklarından son kez dökülen dualarıyla Yaradan'a kavuşacaktı…

Allah aşkı onun için elbet her bir şeyden önce gelirdi. Ona göre, aşk denildiğinde yalnızca tek bir aşk vardı ki; bu da Yaradan'a duyulan aşktı. O, işte bu aşkı ikiye ayırıyordu. Önemli olan, yaratıcıya maddi bir bağla mı, yoksa manevi bir bağla mı bağlı olunduğuydu. Yalnızca sevap kazanmak, cennette bir yere sahip olmak için duyulan saygı ve aşk mı, yoksa yalnızca “O” olduğu için duyulan aşk mı olduğu mühimdi…

İşte bu düşünceleri gibi, yalnızca ondan geriye kalan birkaç beyit, varlığını bu dünyaya anlatan kanıtlar olacaktı.

Neyin sesiyle buluştuğunda kulağı, eli, yüzü ve tüm uzuvları ılık ılık terler boşanırdı sırtından. Sanki yalnız onun için okunan ezanın sesi ise şatafatlı bir eğlenceye yahut bir şenliğe, düğüne bir davetiye mahiyetindeydi sanki. Şırıl şırıl akan saf suyla buluşurken vücudu, yüzü daha bir aydınlanır, gülümsemesi yüzüne daha bir yayılırdı.

“Allahu ekber” deyip tekbir aldı.Namaz O'nunla konuşmaksa; bu “Dünya'nın tüm işlerini elimin tersiyle itip sana döndüm” demekti. Elinin tersiyle maddi âlemdeki tüm işleri bir yana bırakıp kendini ibadete verdi.

Namazına devam ederken, kaldığı yere eli silahlı üç adam girdi. Biri bağırdı:

“Senden geriye ne kalacak be sofu?”

Fısıltı;

“Semi allahu lime'n hamideh”

Bir çığlık;

“Senin ömrün ne kadar sûfi?”

“Allahu ekber.”

Kahkahalar…

“Allah u ekber.”

Secde…

Sonrası yine kahkahalar ve silah sesi…

İlk değil bu cinayet, kim bilir belki son da değil…

Cinayet yalnızca silahla bir adamı öldürmek midir?

Yoksa asıl cinayet insanları “dinci” diye ayrı bir kefeye koyup ibadetlerine, inançlarına müdahale etmek mi?

Bir insanın namaz kıldığını kendi ailesinden bile saklamak zorunda kalması değil midir asıl cinayet?

Eğer sûfiyi merak ettiyseniz; şunu unuttunuz demektir:

“Ölürse tenler ölür,

Canlar ölesi değil.”

Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Ölürse tenler ölür... - Sayı 72
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Peygamberimizi, bizim O na mesafemizi,içinde bulunduğumuz gafletten çözüme giden yolları anlatan "Gü... Ayşe Eroğlu

 ALLAH SELAMET VERSİN HOCAM BU... Behçet Eroglu

 Elinize gönlünüze sağlık. Bâki selâm ve dua ile...... Naci Eroğlu

 Selâm ile...... N. Eroğlu

 Yazınız durumun tespitini yapmış ve doğru tespittir tarihi gerçeklikler ile de uyumludur. Lakin bizd... Hüseyin yaman


Tüm gazetelerimizin toplam tirajı, 70milyon nüfusa karşılık, 3,5 milyon…
Elâlemin memleketinde tek gazete bile çift rakamlı tiraja sahip. Mesela Japonya’da günde 13 milyon satan gazete var.
Bizde nüfus artıyor, gazete tirajları yerinde sayıyor, hattâ azalıyor. Demek ki “basın” diye piyasaya sürülen kâğıt parçalarına millet güvenmiyor. Bu güvensizliğe rağmen basından ödleri kopanlara yazıklar olsun!
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Büyük camgözlerle yüzen karahindiba
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Ehl-i gönül
Nesl-i muazzez
Nereye kadar?
Gül kokusu
Meçhule hitap
Gelecek sayı (127) konusu
Korkaklar
Hâramiler


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16430560
 Bugün : 237
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 707617
 Bugün : 28
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 465
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim