Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     1631 kez okundu.     1 yorum bırakıldı.     Yazara Mesaj

Bir farkla, bir fazla
Altan Atan

  Sayı: 101 -

Bir bütün kendini oluşturanların toplamına eşit değil, bir fazladır.

Bütün olmak ve ona sahip olmak tutkusu da sadece insana hastır. Hattâ bu (dâvâ) sürekli ve kasten yanlış yorumlanan bir görevdir; insanın en önemli ve tek işi, varoluşun nedenidir. Bunun sırrı da  ‘bir’ olmaktır.

O bir nedir?

Aynı olmak sanılabilir ancak değildir. Bölümler, parçalar, taraflar vardır ve herkes kendinin doğru olduğunu sanarak birlik için diğerini çağırır. Ancak her durumda değişmek zorunda olduğu, ödün vermek zorunda olduğu duygusu alışkanlıklarına ağır gelir ve değişmek istemez. Anlamak bile istemeyebilir ve haliyle ortaya bir öteki çıkar. Bu süreç ancak karşılıklı iyi niyetle ilerlerse ‘bir’ yerde buluşulabilir yoksa sonuç anlaşmazlıktır. Sonrası olan kötülükleri tarih yazmış ve yazmaktadır.

Her şey zıddı ile kaimdir deyişi bütünlüğü ifade eder: her şey zıddı ile tamam olur. Ancak o zaman Hak yerini bulur, yoksa eksiktir. Kaymakam, vali ve asıl olan; vekâletten asalete olan sıratı müstakim yolculuğudur bu.

İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş sayılmazsınız sözü bütünlüğün, bir olmanın bir ifadesidir.

Kıldan ince kılıçtan keskin sırat köprüsünden geçerken zıtlaşmayacaksın, ötekileşmeyecek ve ötekileştirmeyeceksin. Etraftaki her şey sahtedir ve asıl olan yöndür. Bu cehennemden bir anda geçivermek için birliğe yönelerek O’na ulaşmalısın. Hakikaten başka çare yok.

Hal böyle iken, birlik çağrısı genellikle zor durumda kalanlarca yapılır. Güçlü olan kamuoyunu dikkate alarak birlik istese de ağırdan alıp lütfettiğini sanarak bana gelmelisiniz der. Aslında ezip geçmek yok etmek ister çünkü yönsüz ve eksiktir. Sonuçta tek gözlü bir canavar olarak savaşıp gücü yeterse iri bir eksik olacaktır. Oysa savaş generaller için onur, zenginler için para, fakirler için sefalettir demiş George Orwell.

Hz. Mevlânâ’da; canlar testiler içindeki suya benzer. Testi kırılır canlar bir olur der. Canın doğası birdir zaten her şeyi kapsar, kaynaşması gerekmez zira kaynaşma daha alt seviyede yani testi seviyesinde olur. Çatlaması, kırılması gereken testilerdir. İçerdeki can suyu böylelikle dışa çıkar ve anlaşmalar sevmeler sevilmeler başlar. Benzerlikler, menfaatler, yakınlıklar bir sevgi getirir getirmesine ama birliğin sevgisi başkadır çünkü o bir bütündür. Onda sen ben değil biz vardır. Can sızdıran kırık kalpler hakikaten ne güzeldir çünkü güzel anlamlı ve kalıcı olan candır.

Mesele bir bütün olabilmektir ve o da parçalar-taraflar üstü bir olaydır.

Dünya bir açıdan giderek karışmakta bir açıdan da giderek netleşmektedir. Bu dâvâ uğruna meydana çıkmış bütün oluşumların din kökenli olduğunu artık daha iyi görebiliyoruz. Bu iş dinsiz de olabilir diyenler donsuz gezebilenlerdir. İslamiyet bütüne hitap eden ve bütüne götüren tek dindir. Özü de bu bir fazla olan birlik meselesidir. Sahtesi buradan ayırt edilebilir.

Dünya sofrasında Doğu Batı meselesi gibi artık anlamını yitiren yutucu-ötekici kavramlar bütüncü olduğunu ilân ve iddia eden küreselciliğe rakip görünüyor. Yeni bir şey olduğu sanılan günün küreselciliğine bakınca köklerinin insanlık tarihinde olduğunu anlamak artık zor değil.

Biz nerdeyiz?

Kendimizde olmalıyız cancağızım…


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Ekleyen : Sİnan AYHAN    29.07.2019
Yorum : Altan Abi, yazını keyifle okudum, her zamnki gibi kalbi, ciğeri yaralı birinin kaleminden çıkma bir eser olduğu apaçık ortada, üslubuna sağlık, Allah razı olsun... Kanaatim o ki doğru yerden söylüyorsun Abi, söyleyeceğini de can evinden söyleyip insanları alt üst etmek amacındasın, bu amaç, kötü değil, sahteyi yımak, yerine doğru hakikat örgülerini koymak için... Ne güzel... Evet, insanoğlu cevher, "birinden nur, birinden kir" akan olukların havuzu gibi... İnsan dünyaya tek şey için geldi, Allah'ını "bilmek" ve tanımak için... Bu bilme ve tanıma halinin içinde ileri seviyede kulluk ameli ve itikadı var... Bütünden bir farkla tenzihle devamlı tevhide yükselmek, imanın korunu daha sıcak ve daha artmış tutmak... Böyle bir insan cevher tabii... Bir de bütün parça mevzuu dışında, tam ve eksik olan var; ama onun mükemmeliyetçilik yönü, insan zaviyesinden konuşuyoruz meseleyi, insan dünyevi olarak tam olursa mükemmel olur diyemeyiz; insanın hataları, günahları onun eksiklikleri, insanın Allah'ın ona hükmediği eksikliği ve Allah'ın ona tezahürü, Allah'ın kulunun zannı üzere olması, yani bir bakıma bu manada insanın Allah tarafından kulunun O'na teslimiyetiyle ayarlanmış, kıvama getirlmiş dünyevi eksikliği asıl budur mükemmellik, insan ne kadar dünyevilikten eksilir ve hakikatte yok olmaya yüz tutarsa bu onun o kadar mükemmel olmasına dalalettir; en nihayet bir tek Allah var, biz yokuz... Bunu da bir malum olarak, kayıtlara geçsin diye belirtmek istedim... Bütün parça, tam eksik ve mükemmel ve mükemmel olmayanın öznelik halleri tefekkür noktalarımız buradan başlasın, bakalım serüven bizi nereye götürecek... Anti parantez küresel küfre dikkat çekmen de hayati bir mesele, akıl sahipleri oturup düşünsün, Allah ile savştıklarını iddia eden bu güruh hangi melanetin eseridir, bin yıllardır iman sahiplerinin peşinde olan bu kuduzlar hangi vasıtalarla üzerimize çullanıyor ve biz bunlara karşı adamakıllı bir hamle yapabiliyor muyuz... Bu şeytani tasalluttan nasıl kurtulabiliriz... Oturup düşünelim, sonrası hamle zamanı... İnşallah...





 
Yakarsa Dünyayı...... - Sayı 114
Mizah Ciddî Bir İştir!... - Sayı 113
Mezarımı Taştan Oyun... - Sayı 112
Müjde... - Sayı 108
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (124):
Diyarbakır anneleri...

Son Eklenen Yorumlardan
 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Süleyman Abdulla. Müasir Azərbaycan poeziyasinin ən görkəmli nümayəndəl... Hikmet

 yüreğine kalemine sağlık hayırlı ve bol okurları olsun.🤍✒️...


ACIYORUM

Millet, Meclis’i seçiyor...

Meclis, millet namına kanun yapıyor...

Anayasa Mahkemesi de bu kanunları bozabiliyor...

 

Şimdi söyleyin:

Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletin mi?

Hâkimiyet kayıt ve şartla mı milletin?

Hâkimiyet kayıtsız şartsız Anayasa Mahkemesi’nin mi?

Hâkimiyet kayıt ve şartla Anayasa Mahkemesi’nin mi?..

(Kardelen; 13; Mart 1997)

 

ACIYORUM

Bir takım kimselerin, yetkilerini aşarak, kanun dışı teşkilâtlar kurduğu ve kanun dışı faaliyetlerde bulunduğu artık kimsenin yok diyemeyeceği bir gerçek halinde ortaya çıktı.

Bunlar, başlangıçta en azından, kanunların kötülerle ve kötülükle mücadelede yetersiz kaldığını düşünüyor.

Böyle örgütlere karşı çıkanlar da, gizli ve kanun dışı teşkilât kurulacağına falan falan kanunlara ve filân filân mekanizmalara dayanarak şöyle şöyle mücadele mümkündür, demiyorlar...

 

Öyleyse...

Ya bu ülkede kanunlar ve işleyen mekanizma yetersizdir... Ya devleti idare edenler...

Bu işin (ya)sı, (ma)sı yok... Hem kanunlar ve işleyen mekanizma, hem idareciler yetersiz...

(Kardelen; 13; Mart 1997)
66
Kudret-i ilahi
Ürəyimin Əsdiyi
Yaşanan pişmanlık
Her şey apaçık
Suriye Türkmenlerinin dilinden
Oğulcan


Ali Erdal - Her şey apaçık
Kadir Bayrak - Nerelisin
Necip Fazıl Kısakürek - Doğuda buhran
Ekrem Yılmaz - Göç mü hicret mi
Ekrem Yılmaz - Zerre
Fatma Pekşen - Mustafa
Dergi Editörü - Hicret şuuru
Site Editörü - Zor sınavımız mültec...
Necdet Uçak - Yüreğim benim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (124) k...
Kardelen Dergisi - Kalem erbabına...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Gittikçe azalıyoruz
M. Nihat Malkoç - Suriye Türkmenlerini...
Hızır İrfan Önder - İstemem
Berna Pak - Gelecek(siz) çocuk
Ayhan Aslan - Dilenci
Mehmet Balcı - Sevda
Mehmet Balcı - Tükür
Ahmet Çelebi - Kaçıncı bahar
Av. Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Halis Arlıoğlu - Gaflet, dalalet ve h...
Murat Yaramaz - Pusula
Murat Yaramaz - Soğuk
Gözlemci - Olayların düşündürdü...
Mahmut Topbaşlı - Asırlık mertebe
Suleyman Abdulla - Ürəyimin Ə...
Cemal Karsavan - Hasrete zincir mi da...
Emine Öztürk - Bismillah
Osman Akçay - Gibi
Bekir Oğuzbaşaran - Türküleri seviyorum
Yaşar Akyay - Yaşanan pişmanlık
Yaşar Erim - Firavun düzeni devam...
Cahit Can - Bu insanlar
İbrahim Durmaz - Kar
Sevdagül Aykar Yıldız - Oğulcan
Mehmet Emin Armağan - Kudret-i ilahi
Saltuk Buğra Bıçak - Sarı yapraklar dökül...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15235365
 Bugün : 7972
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 645373
 Bugün : 688
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 169
 123. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 7
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim