Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     800 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Olaylara bakış
Muhsin Hamdi Alkış

  Sayı: 110 -

İRAN AZERBAYCAN GERGİNLİĞİ Mİ FARS TÜRK HESAPLAŞMASI MI?

İran Karabağ savaşından bu yana sureti haktan görünmek için gizliden yaptığı Ermenistan’la işbirliğini, silâh ve mühimmat bağışını açıktan yapmaya başlayınca, buna tepki gösteren Azerbaycan’a barışçı yaklaşım gösterecek yerde, İran genelkurmay başkanı Azerbaycan’ı 4000 füze atmakla açık açık tehdit etti. Sınır boyunca askerî sevkiyatları hızlandırdı, büyük bir tatbikat başlattı, Nahcıvan’a askerî uçuşları yasakladı. Hepsinden kalleşcesi de gizli diplomasiyle Ermenistan’ın ateşkes anlaşmasındaki Nahcıvandan Azerbaycana koridor açma taahhüdünü yerine getirmesine engel oldu; ki bu koridor Türk dünyasını uzun yııllardır ilk defa karadan birleştirecekti. 

İran’ın Azerbaycan’a düşmanlığında sözde gerekçesi Azerbaycan’ın İsrail ile ticarî askerî ilişkileri olsa da herkesin malûmu ki Farsların ta Efrasiyab dedikleri Saka Türkleri hakanı Alp Er Tunga zamanından beri en büyük meselesi Türklerle ve Türklerin birliğinde... İran, Azerbaycan Türkiye ve diğer Türk devlet ve topluluklarının işbirliğini kendisi açısından millî güvenlik ve bekâ sorunu olarak görmekte... Ayrıca İran, vatandaşı olan milyonlarca Azerbaycan Türkünün millî uyanışını kendi felâketi olarak telakki etmekte.   Meselenin tarihî boyutunu görmezden gelen bölgesel siyasî analizler elbette ki noksan ve basit taktik yaklaşımlardır. İhtilaf Azerbaycan - İran arasında değildir. İhtilaf Türk milletiyle Fars milleti arasındadır.

Gönül ister ki hak sahibine dönüp, herkesin hakkına razı olacağı bir barışla mesele çözülsün ve tarihî olarak Türk toprağı olan güney Azerbaycan ve kadim Türk şehirleri aslına dönsün; ancak yüzlerce yıllık stratejik bakış açısı, çok uzak olmayan bir zamanda İran’la Türk milletinin kozlarını yeniden paylaşacağını göstermekte ve gelecek güne millî gücün tüm unsurlarıyla hazırlık yapılmasını gerektiriyor, zira Fars entrikaları ülkemiz etnik ve mezhebî unsurlarına oynayarak millî gücü akamete uğratmaya programlıdır.

Mehteranda söylendiği gibi Hazır ol cenge ister isen sulhu salâh! Hazır olalım, müteyakkız olalım ki bu yüzyılda bir daha, hileyle entrikayla namertçe Perslerce katledilen Alper Tunga ağıtı yakmayalım!

 

Dünyada Ve Ülkemizde Ekonomik Sıkıntılar ve Her Zorluğun Ardından Bir Kolaylık Umudu

Daha önceki sayılarda yer verdiğimiz haber ve yazılarımızda, Covid 19 sonrasında dünya ekonomisinde oluşan kriz tedarik zincirinin bozulması, hammadde sıkıntısı, üretim girdilerindeki düzensizlikler, hastalığın meydana getirdiği kapatmaların ve sosyal mesafe ihtiyacının doğrudan emek yoğun sektörlerde yıkıcı etkisi gibi sebeplerle derinleşerek devam etti. Aşıların devreye girmesi sonrası dahi oluşan mutasyonlar, varyantlar da ekonomiler üzerinde yeni dalga etkileri oluşturmaya devam ediyor. Misal olarak konteyner yokluğundan dünya ticaretinin aksaması, peşin parayla bile mal alınamaması daha önce sık görülmüş şeyler değil. Yanı sıra, krizin etkilerini hafifletmek için karşılıksız piyasaya sürülen paraların enflasyona neden olmaması da zaten düşünülemeyeceğinden artçı şoklar da devam edecek gibi görünüyor.

Dünya ölçeğindeki bu sıkıntılar ülkemizde de yakıcı biçimde vatandaşın cebinde artan fiyatlarla, döviz kuruyla ve enflasyonla etkisini gösteriyor. İşsizliğe etkisi de yakın zamanda ölçülebilir hale gelebilir. Bununla birlikte, bahse konu dünyadaki ekonomik sıkıntıların ülkemiz ekonomisini en az etkilemesi için, bu krizin meydana getirdiği durumu bir fırsat olarak değerlendirip, tedarik zincirindeki kopan halkayı tamamlamak, üretim hattındaki eksilen emeği ülkemizin doldurması, konteyner imalâtından, Çin’in karşılayamadığı talebi karşılayıp pazarlarda kalıcı olmak gibi tedbirlerin uygulamaya sokulması da mümkün ve zorunlu. Kriz ve fırsat.. Her zorluğun ardından bir kolaylık var elbette.

Dünya ticaretinde payını arttırma fırsatını değerlendirme imkânı önemli ama ondan da önemlisi hattâ hayatî olan husus şu ki Allah’ın bir lütfu olan bu mümbit vatan topraklarında tarımsal üretimin ihmal edilmesinin mazereti olamaz. Makam sahiplerinin aslî görevi vatandaşın cebine yansıyan fiyatlar ve gıda güvenliğini sağlamak olmalı ki; önceki yazılarımızda defalarca tekrarladığımız ve şimdi ülkece yaşayarak gördüğümüz gibi gıda güvenliği millî güvenlik meselesidir! Tarım girdilerinde devlet doğrudan tedarikçi ve sözleşmeli alıcı olarak sübvansiyonla piyasaya girip acilen regüle etmelidir. Eğer zincir marketler rekabet kanununa aykırı gizli anlaşma yapıyorsa elbette bunun müeyyidesi kanun dairesinde verilir ancak meselenin daha ciddi bir tarım ve gıda güvenliği politikası ve kanunu olduğu da unutulmamalıdır. Ekonomi politikalarında esneklik ve çağa uygun tepki vermek esas olmalı ve ideolojik saplantılardan uzak durularak kriz anlarında kamucu politikalar ateşleyici olarak kullanılmalıdır.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Ne Fa Ka, bedenini arayan... - Sayı 120
İsrail-SAMİRİ-oğulları... - Sayı 119
Deprem Felâketi: Âyetlere... - Sayı 116
Türk Mizahı Hikmettir!... - Sayı 113
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (122):
Tarih boyunca izlediği politikalar, güncel meselelerde takındığı tavır çerçevesinde, doğu medeniyetinin aslî unsurlarından İran'a bakış...

Son Eklenen Yorumlardan
 sağlık dileklerimizle, hürmetle...... naci eroğlu

 Elinize emeğinize sağlık sevgili Halis hocam.Yazılarınızı takıp ediyorum hislerimize tercüman oluyor... Ahmet

 Elinize emeğinize sağlık sevgili Halis hocam.Yazılarınızı takıp ediyorum hislerimize tercüman oluyor... Ahmet

 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu


Cinayet, hırsızlık, fuhuş, içki, kumar ve uyuşturucu karışımından ibaret düzeni ambalajlayıp medeniyetin ta kendisi diye yutturmak isteyen “tek dişi kalmış canavar”a karşı hani, “iman dolu göğsümüz” vardı?
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Bizim olmayan gemide kaptan olmak
Seni düşünürüm
Anlam peşinde
Malazgirtin aslanları
Sıradan bir filme bu alâka niçin?


Ali Erdal - Anonim eserlerin kıy...
Ali Erdal - Sıradan bir filme bu...
Ali Erdal - Kırk gün bir ölüyü b...
Ali Erdal - Kırk
Necip Fazıl Kısakürek - Kıraat kitabı
Ekrem Yılmaz - Derinlik
Ekrem Yılmaz - Yapamıyorsan hayal e...
Ekrem Yılmaz - Kürtlerin PKK ile im...
Dergi Editörü - Çare
Site Editörü - Anlam peşinde
Necdet Uçak - Niye döktün gözyaşım...
Necdet Uçak - Olacak
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Malazgirtin aslanlar...
M. Nihat Malkoç - Anadolu Türk masalla...
Ayhan Aslan - Yamyam
Mehmet Balcı - Şimdi
Mehmet Balcı - Dönemem
Ahmet Çelebi - Gazzeli çocuğa
Halis Arlıoğlu - Parlamenter sistem v...
Halis Arlıoğlu - İçimde bir yara var
Murat Yaramaz - Artık yeter
Murat Yaramaz - Masal
Mevlüt Yavuz - Sanma ha!
Cemal Karsavan - Seni düşünürüm
Heybet Akdoğan - Gülsema
Emine Öztürk - Hapis
Zekeriya Yılmaz - Bıraktın
Mehmet Ali Metin - Doğu ve Batı’nın hik...
Yaşar Akyay - Bizim olmayan gemide...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 14204592
 Bugün : 1554
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 622416
 Bugün : 20
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 84
 121. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
Son Güncelleme: 13 Eylül 2024
Künye | Abonelik | İletişim