Yozlaşan toplumlar Halit Özdüzen Sayı:
125 -
 Yozlaşan toplumlarda iffetsizler şâh olur.
Ahmaklar diyârında, açıkgöz ilâh olur.
İhtirasa kapılan, bir zümre karşısında,
Kanaatkâr ezilir, fazilet tebâh olur…
Edep hâyâ kalkınca, kanatlanır rezâlet.
Artık her kepazelik, orada mübâh olur.
Ne idüğü belirsiz, ipsizler cirit oynar,
En kararmış çehreler, birer mihrimâh olur.
Allah desen gülerler, küflü kafalı derler.
Doğru her söz orada, en büyük günâh olur.
Vaktiyle kasasını doldurmayan gâfilin (!)
İşi gücü döğünmek, her günü âhu vâh olur.
Soyu sopu ahlâkı, akidesi müşevveş,
Şu devrin azmanları, kabarır küstâh olur.
Nurlu zannettiğimiz, öyle yüzler vardır ki,
Maskeleri düşünce, simâ simsiyah olur.
Lâ – edrî
NOT: Bu şiiri nereden aldığımı ve kimin eseri olduğunu bilmiyorum. Fakat 20 yıl cebimde ve notlarım arasında taşımışım. Şimdi kayda geçirmek istedim. Ama büyük ihtimalle “Yeni İstiklâl” veya “Büyük Gazete”den almış olabilirim. Sonuçta ibretli ve çok mânidar bulduğum için notlarımın, şiirlerimin arasına koymak istedim.
Ve işte, böyle olursa durum, elbette burda biter oturum.
O zaman dağlar böyle aşılmaz, uyuz kendiliğinden kaşınmaz.
Bir “böyyük” (!) söylemişti; “Yollar yürümekle aşınmaz.”
Ve millî damat, millî şef, herkes olur birbirine eş.
Son kıta, 1980’li yıllarda Kuşadası Belediye Başkanı Lütfi Su Yolcu’ya yazdığım üç sayfalık eleştiri mektubumdan alıntıdır. O yıllarda Sağlık Bakanı olan bir adam “cinsel ilişkilerle AİDS bulaşmaz.” demişti. Ona ve solculara gönderme babında bir eleştirimdi…
|