Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2531 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Ortadoğu'da taşlar yerinden oynuyor
Mustafa Büyükgüner

  Sayı: 87 - Ocak / Mart 2016

Geçtiğimiz 2015 yılının son ayları Ortadoğu’da uluslararası güç ile bölge devletleri arasında yeni işbirlikleri ve diyalogların kurulduğu, eski dostların düşman, eski düşmanların ise can ciğer kuzu sarması olduğu yeni gelişmelere sahne oldu. Yaşanılan bu olayların bölgeye etkisi önümüzdeki günlerde hissedilmeye başlanacak.

Bu olayların başında İran’ın yeniden sistem içerisine alınması geliyor. Sistem içine almaktan kasıt İran’a uygulanan ambargoların kısmen kaldırılması ve kısmen hafifletilmesi ile İran’la ticari ilişkilerin başlatılması… İmzalanan bu anlaşma İran ve Batı âleminde sevinçle karşılanırken, Amerika ve İngiltere’nin bölgede ezelden beri dostu olan başta Suudi Arabistan ve diğer Sünnî körfez ülkelerinde tedirginlik meydana getirdi. Nitekim bu tedirginlikten kaynaklanan dalgalanmalar sonucunda da zaten bir iki yıldır pamuk ipliğine bağlı olan İran ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkiler tamamen koptu.

Şii âlimi ve İran yanlısı görüşleri ile bilinen Nimr'in provokasyon yaptığı gerekçesi ile Suudi Arabistan tarafından asılması üzerine, İran'da gösteriler düzenlendi ve Suudlara ait kimi konsolosluk binalarında patlamalar oldu. Bunun üzerine Suud yönetimi İran ile diplomatik ilişkilerini durdurduğunu açıklayarak İranlı diplomatlara ülkeden çıkmaları için 48 saat süre verdi. Bu hamle İran tarafından da görüldü ve aynı şekilde karşılık verildi.

İki ülke arasında başta Yemen krizi olmak üzere son iki yılda zaten İran'ın Güney Arabistan’daki şiileri kışkırtması ve örgütlemesi, Irak ve Suriye politikaları ve Basra Körfezi’nin kullanımı ve güvenliğinin sağlanması yüzünden siyasi gerginlik mevcuttu. Bu gerginlik batı dünyasının nükleer araştırmalar konusunda İran ile anlaşma masasına oturmasından sonra İran’ın şii yayılmacılığına kalkışması sebebiyle doğmuştu. Ambargonun gevşemesi ile nefes alan İran bölgedeki karışıklıkları değerlendirerek, başta Irak ve Suriye olmak üzere Yemen ve diğer şii nüfusunun bulunduğu topraklara tesir etmekteydi. Bu tesir ekonomik ve askerî desteği de kapsamaktaydı. İran böylece Arap yarımadasında kendisine rakip gördüğü Suudi Arabistan’ı her yönden sarmaladı. Ama öldürücü hamleyi yapmaktan hep kaçındı. Çünkü Suudî devleti, 100 yıl önce bir İngiliz projesi olarak kurulmuş olup Suud ailesinin hamisi halen İngiltere ve Amerika’dır.

Batı bloğu Suriye'deki üsleri ve İran’la olan ittifakı sebebiyle Rusya’yı ambargo ve İran yakınlaşması ile kontrol altında tutmayı amaçlamışken İran’ın biraz nefes alması batı aleyhine ve Rusya lehine kartların yeniden karılmasına sebep olmuş gözüküyor.

Bunun üzerine petrol fiyatları hiç olmadığı kadar geriletildi ve başta Rusya ve İran olmak üzere bölgedeki bütün üreticilerin kulağı çekilmek istendi. Rusya’nın bu hamleye cevabı İran’ı Suudi Arabistan üzerine salmak oldu. Çünkü İsviçre bankalarını ağzına kadar dolduran Suudî yönetimi belki barış zamanı düşük fiyatlardan etkilenmez ancak ekonomisi sadece petrole dayalı olan bu devletin uzun süreli bir çatışma haline ne kadar dayanacağını kimse bilemez. Petrol fiyatlarının bu kadar düşük olmasından en fazla etkilenen Rusya’nın çıkış kapısı olarak diğer üreticilerin de zarar etmesine yönelik İran Arabistan gerginliği hamlesi aslında bir Rus ruleti oynadığını da göstermekte ve içinde barındırdığı riskler de düşünüldüğünde Rusya bakımından çok tehlikeli bir hamle olarak kaydedilmeli.

Cephelerin bu kadar keskinleştiği Orta Doğu’da bundan sonra ne olacağına ise herhalde batı karar verecek. Arap baharından beri fokur fokur kaynayan bu coğrafyada Rusya’nın da Suriye üzerinden sahaya inmesini engelleyemeyen batı dünyası, Arap Yarımadası’ndaki sünnî bloğa karşı daha fazla İran’ı destekleyemez, zira batının sahada kalması ancak sünnîler ile şiiler arasındaki zaaf ve güç dengelerinin bozulmamasına bağlıdır. O halde İran’ın bu saldırganlığının tırpanlanması en makul çözüm olmalı. İran’a karşı batı müdahalesi üç noktadan gelebilir. Irak, Yemen veya Suriye… Bu üç seçenekten en makulü bu konjonktürde Suriye gözüküyor ama orada da Rusya var.

O halde Rusya'nın içinde Kırım’ın da bulunduğu Doğu Ukrayna işgaline sessiz kalarak bunu zımnen kabul eden batı, Rusya ile anlaşarak fiilen tanıdığı bu durumu hukuken de tanıyacağını taahhüt ederek Rusya’nın Suriye’deki haklarının bir kısmından feragat etmesini sağlayabilir. Böylece İran’ı Suriye’de boğabilir ve sünnî dünyasına karşı hizaya sokabilir.

Rus uçağının düşürülmesinden sonra Erdoğan’ın Katar ve Arabistan ziyaretleri, Barzanî’nin Türkiye’de devlet başkanı gibi ağırlanması ve Türk askerinin Musul’da konuşlanması, sünnî ordusu projesi ve Mısır Dış İşleri Bakanı’nın Türkiye ile ilgili olumlu açıklamaları ABD Başkan Yardımcısının ocak ayındaki Türkiye ziyareti hep bununla ilgili olmalı.

Uluslararası siyaset, bolca güç gösterisi, sabır ve zaman işidir. Lâkin demir de tavında dövülür.

Bu tavır uluslararası siyasette en iyi İsrail bilir. Burnunun dibinde yaşanılan bunca gelişmeye sessiz kalan, Arap Baharı hareketlerinden beri rengini ve tavrını belli etmeyen, Filistin’in uluslararası kamuoyunda tanınma girişmelerinde bile sessizliğini bozmayan İsrail’in bu sessizliği hayra alamet değil… Gelişmeleri okuyamadığı ve müdahale etme kudretinin bulunmadığını düşünmediğimiz İsrail, muhtemel ki bir plân dâhilinde gelişmeleri takip ediyor ve kendisi için en iyi kazancın doğacağı anı bekliyor ve bunun için de Ortadoğu’daki gerilimin daha da artmasını bekliyor.

Şimdi İsrail’den kesip atmadan önce bu düğümü iyice sıkacak, yani safları daha da sıklaştıracak hamleyi bekleyelim.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Heybemden... - Sayı 116
Dünyanın En Kısa Hikayesi... - Sayı 111
on dört, otuz yedi, elli ... - Sayı 106
Taşlar dile geldi... - Sayı 97
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (124):
Diyarbakır anneleri...

Son Eklenen Yorumlardan
 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Süleyman Abdulla. Müasir Azərbaycan poeziyasinin ən görkəmli nümayəndəl... Hikmet

 yüreğine kalemine sağlık hayırlı ve bol okurları olsun.🤍✒️...


Sanatımızın, özellikle şiirimizin şu andaki seviyesini güneş ışığının yokluğuna mı, yoksa ondan gelen ışığın yansımasını engelleyip, bizi suni bir güneş tutulmasıyla karşı karşıya bırakanlara mı bağlamalı?..
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Kudret-i ilahi
Ürəyimin Əsdiyi
Yaşanan pişmanlık
Her şey apaçık
Suriye Türkmenlerinin dilinden
Oğulcan


Ali Erdal - Her şey apaçık
Kadir Bayrak - Nerelisin
Necip Fazıl Kısakürek - Doğuda buhran
Ekrem Yılmaz - Göç mü hicret mi
Ekrem Yılmaz - Zerre
Fatma Pekşen - Mustafa
Dergi Editörü - Hicret şuuru
Site Editörü - Zor sınavımız mültec...
Necdet Uçak - Yüreğim benim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (124) k...
Kardelen Dergisi - Kalem erbabına...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Gittikçe azalıyoruz
M. Nihat Malkoç - Suriye Türkmenlerini...
Hızır İrfan Önder - İstemem
Berna Pak - Gelecek(siz) çocuk
Ayhan Aslan - Dilenci
Mehmet Balcı - Sevda
Mehmet Balcı - Tükür
Ahmet Çelebi - Kaçıncı bahar
Av. Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Halis Arlıoğlu - Gaflet, dalalet ve h...
Murat Yaramaz - Pusula
Murat Yaramaz - Soğuk
Gözlemci - Olayların düşündürdü...
Mahmut Topbaşlı - Asırlık mertebe
Suleyman Abdulla - Ürəyimin Ə...
Cemal Karsavan - Hasrete zincir mi da...
Emine Öztürk - Bismillah
Osman Akçay - Gibi
Bekir Oğuzbaşaran - Türküleri seviyorum
Yaşar Akyay - Yaşanan pişmanlık
Yaşar Erim - Firavun düzeni devam...
Cahit Can - Bu insanlar
İbrahim Durmaz - Kar
Sevdagül Aykar Yıldız - Oğulcan
Mehmet Emin Armağan - Kudret-i ilahi
Saltuk Buğra Bıçak - Sarı yapraklar dökül...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15273003
 Bugün : 3091
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 647036
 Bugün : 473
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 129
 123. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 7
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim