Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2081 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

İslâmcıların kültürelsizliği
Hasan Tülüceoğlu

  Sayı: 89 - Temmuz / Eylül 2016

Osmanlı toplumunun batılılaşma sürecinde, bu işin aktivistleri yeni bir toplumun oluşmasında öncelikle eğitim, kültür, sanat, edebiyatı araç olarak kullanmışlardır. Ahmet Rasim, araştırmacı gazeteci yaklaşımıyla yazdığı romanlarında batı tipi yeni bir toplumu hedeflemişken daha geniş toplum kitlesine ulaşmada tiyatronun avantajını gördükten sonra romandan çok tiyatroya yönelmiş ve daha çok bu alanda eserler vermiştir.

Sonuçta dinî veri tabanlı yapısını kaybeden toplum yapısında bir kısmı siyasal, bir kısmı da siyaset dışı yaklaşımla yeniden geçmiş yapıyı canlandırmayı hedefleyen dindar aktivistlerin etkinlikleri söz konusu olmuştur. Siyasal etkinlikli yaklaşım biraz da batılıların adlandırmasıyla ‘İslâmcılar’ olarak isimlendirilmiştir. Genel anlamda dindar aktivistler eski toplum yapısına ulaşmada batıcı aktivistlerin yolunu kullanmayı hedeflemişlerdir. Eğitim, kültür, sanat, edebiyat, günümüz açısından yazılı, görsel ve sosyal medya hedefledikleri araçlardır.

Gerçek olan, dindar aktivistler, batıcı aktivistler kadar bu konuda başarılı olamamışlardır. Bir defa etkin ve evrensel anlamda eserler ve bunları üretecek şair, yazar, düşünür yetiştirememişlerdir. Elbette etkin örnekler vardır, mevcuttur. Ancak bunlar hem kemiyet hem de keyfiyet açısından yeterli değildir. Üstelik dindar aktivistler, mevcut bu ürün ve şahısları etkin ve yaygın olarak toplumun bütün kesimlerine ulaştıramamışlar; ulaşılsa bile batılı aktivistler kadar etkin ve etkili olamamışlardır.

Dindar aktivistlerin siyasal isimlendirmeyle siyaseti tercih eden ‘İslâmcılar’ kesimi, (ki İslâmcılar ifadesiyle bu grubu kasdediyoruz) siyasette belirli bir başarı yakaladıklarında bunun devamının sağlanabilmesi için kısa vadeli hedefleri toplumdan oy kazanma olarak esas itibariyle zamanla başlangıçtaki hedeflerinden sapmaya uğramış görünüyorlar.

Hedeflenen araçlardan ayrıntıya girerek prototip olarak sinemayı burada örnek olarak verecek olursak bu alanda dindarların yetiştirdikleri sanatçılar ve ortaya koydukları eserler oldukça az ve üstelik etkisizdir. Yücel Çakmaklı ile Mesut Uçakan’ı hatta İsmail Güneş’i bu alanda örnek vermek yanlış olmaz zannedersem. Doksanlarda her iki yönetmen de iki etkin ve güzel eser vermişlerdir: Minyeli Abdullah ve Yalnız Değilsiniz toplumun tüm kesimlerine dindarların dünyasını, yaşamı ve sıkıntılarını, özlem ve hedeflerini sinema diliyle gerçekten güzel ifade ederek dikkat çekmişti. Bu etkinliği sebebiyle her iki filmin de devamı manasında ikincileri çekildi. Devamında Mehmet Tanrısever’in ‘hür adamı’ onun da devamında animasyon türü ‘Allah’ın sadık kulu’ sinema eseri  olarak ortaya konulmuştur.

Batılı isimlendirmeyle ‘İslamic Cinema’ diyebileceğimiz bu alanda böylesine güzel bir ivme yakalanmışken nedense bir süre sonra bıçak gibi kesilmişçesine benzeri dahi olsa hiç eser ortaya konulmamış, konulmuyor. Bu kesintiyi ilginç ve dikkat çekici bulduğumuzu burada ifade edelim. Diğer alanlarda ve kesimlerde yüzlerce sinema eserinin ortaya konulduğunu, konulmaya devam ettiğini de hatırlatalım.

Burada hemen ifade etmek gerekirse prototip örnek olarak ele aldığımız sinema dışında diğer bütün alanlarda da benzer yetersizlikleri görür ve verimsizliği bariz olarak fark edersiniz.

Genel isimlendirme ile İslâmcı bir partinin iktidarda olduğu son süreçte bu ürünlerin bir anlamda tamamen inkıtaa uğraması beklenenin tersidir. Dindar aktivistlerin başlangıçta hedeflerine ulaşmada batıcı aktivistlerin kullandığı ve toplumu değiştirmede başarılı oldukları eğitim, kültür, sanat, edebiyat, günümüz açısından medya hedeflenen araçlardı. Ancak dindar aktivistlerin daha çok etkin olan siyasî grupları yani İslâmcılar bu araçları hedeflerinden çıkarmış izlenimi vermekteler. Nadir yetişmiş Necip Fazıl, Sezai Karakoç gibi değerleri yeri geldiğinde kullanmak onlar için yeterli olmalı ki yeni değerler, sanatçılar, düşünürler yetişmesi ve yetiştirme hedefleri yok gibi görünüyor. Burada hedeften sapma, hedefe ulaşmada kullanılacak araçların değişmesi söz konusu gibi görünüyor. Siyasal yaklaşımlar kısa süreli etkin bir araç olabilir belki ama uzun süreli etkin hedef araçları esasen eğitim, kültür ve sanattır. Muhtemelen yanılıyorumdur, hedeften sapılmamış belli bir aşamadan sonra tekrar etkin ve faal olarak devam edilecektir.

Yazıya koyduğumuz başlık olumsuzluk izlenimi vermesin. Asıl kastettiğimiz son zamanlarda İslâmcıların kültür, sanat, edebiyata ilgisizliğidir. ‘İslâmcıların Kültüre İlgisizliği’ni dilimizdeki söyleyiş kolaylığı ve özelliği, birazda daha etkin olması açısından kültürelsizliği kısaltmasını kullandık.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Göbeklitepe’de Hz. İbrahi... - Sayı 124
İslâmcıların kültürelsizl... - Sayı 89
Batılılaşmada mündemiç di... - Sayı 88
Babel'de doğuya bakış... - Sayı 87
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Bugün 18.11.2025Konu nedir? ...

 Deprem kuşağında yer alan ülkemizde: çok katlı yapılar yerine, tek katlı bahçeli evlerde yaşamak asl... yusuf

 Muazzam bir çalışma olmuş,tebrik ediyorum.... Ahmet Durmuş

 yukarıdaki hikayeyi ve eklemeleri yazan kişi biraz zorlamayla günün modasına uymuş işi dış güçlere a... HALİL KÖSE

 test"... test


Milli Eğitim Bakanlığı’nın anketine göre, gençlerin %61’i kitap okuyormuş.
Hayret! Ya gizli gizli okuyorlar, ya büyüklerinden ders almamışlar ve gizli gizli okuyorlar.
Kardelen: Sayı 3, Aralık 1993
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Ehl-i gönül
Nesl-i muazzez
Nereye kadar?
Gazze, ümmetin imtihanıdır
Gelecek sayı (127) konusu


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16325297
 Bugün : 6482
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 694374
 Bugün : 285
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 165
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim