Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 35 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3029 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

TÜRKİYE SİYASETİ ve AÇILIM
Turgay Ertem

  Sayı: 64 - Nisan / Haziran 2010

Açılım adı verilen “demokratikleşme” hamlesinin en büyük şartının samimiyet ve cesaret olduğu muhakkaktır. Doğru olduğu kabul edilen her hamle öncesinde gelecek tepkiler, çıkacak problemler ve engeller önceden hesap edilmeli, bunlara çözüm yolları bulunmalıdır. Eğer samimi iseniz ve niyetiniz toplumun sıkıntısını gidermekse Allah yardım edecektir. Aslında bizim sıkıntılarımız başımıza geçen yöneticilerimizin ve yönetmeye talip olanların samimiyet eksikliğinden kaynaklanmaktadır.

Türkiye insanlarıyla, kurumlarıyla, hukuk sistemiyle, anayasasıyla kendisini yenilemeye mecburdur. Dünya yeniden şekilleniyor. İnsanoğlunun hırslarıyla, zulümleriyle, haksızlıklarıyla bozduğu, kirlettiği dünyaya Allah yeniden nizam verecek. Bizler bambaşka bir dünyanın insanları olmaya adayız. Bu yepyeni dünyada iyilerin, güzellerin, doğruların, Allah için sevenlerin, Allah için gayret edenlerin vazgeçilmez bir yeri var. Üstelik biz bu güzelliklerin geçmişimizde yaşandığına dair yüz binlerce örnek bulabiliriz. Gerçi bizim neslimiz belki göremez ama bizden sonra gelenler bu saadeti yaşayacaklardır.

AKP'nin başlattığı açılım hamlesi tepki aldıkça genişledi. Kürt açılımı, kardeşlik açılımı, özgürlük açılımı gibi değişik adlarla anıldı. Alevî açılımı, Ermeni açılımı, Komşu açılımı derken Romanlar'ın açılımına dayandı. Aslında yapılan bu hamleler daha özgür, daha müreffeh, daha huzurlu bir Türkiye için gerekli hamlelerdir. Bütün mesele hamlelerin niteliğinin doğru doldurulmasında yatıyor. Samimiyetle ve cesaretle alınacak kararlarla yola devam edilmesini gerektiriyor.

Gerçi şer odakları ve şeytan tabiatlı insanlar iyi ve hayırlı çabaları akamete uğratmak için ittifak halinde çaba sarf ediyorlar ama inşallah haklı olan muvaffak olacaktır.

Herkes PKK yüzünden akan kanın, harcanan paraların sona ermesini istiyor, istemeli. Genelkurmay başkanının söylediği gibi son ferdine kadar dağdaki PKK'lılar öldürülse yine de PKK çıbanı iyileşmez. Sorun ortadan kalkmaz. Öyleyse kırk bin insanın ölümüne, milyonlarca insanın evinden yuvasından yurdundan uzaklaşmasına kaçmasına, dış borcumuz kadar paraya mal olan bu derde başka çözümler aranmasın mı? Hatalar olabilir. İstismar edenler çıkabilir. Otuz yıldır yapılan silâhlı mücadelenin faturası belli. Ancak hiçbir şey yapmadan duranlar hata yapmaz. Hata yapmaktan korkanlar da hiçbir şey yapamaz.

Kürtlerle bin yıldan fazla bir arada yaşamış ve İslâm kardeşliği ile arasında akrabalık kurmuş olan Türk Milletini birbirine düşman etmeye fırsat verilmemelidir. Bizim en büyük birleştiricimiz İslâm kardeşliğidir. AKP ve fikir adamları, bütün imkânları kullanarak bu gerçeği işlemeli ve hayata geçirmelidir. Kardeş kanı dökülmesi ancak bu anlayışla önlenebilir.

Alevilere de, Gürcü, Çerkez, Boşnak, Arnavut, Roman vb. topluluklara da verilecek cevap aynıdır. Bu ülke hepimizindir. Bu vatanda hepimizin ecdadı yatıyor. Bu ülkede insanca yaşamanın ilk şartı birbirimize saygı ve sevgi ile davranmaktır. İnsanların değer verdiği şeylere, örf ve adetlerine, inançlarına, dillerine müdahale etmemektir.

Eğer: “Ülkemizde cumhuriyet ve demokrasi var, insan hak ve özgürlüklerine saygı duyulmalıdır. Devlet eliyle insanlara şekil vermek, toplumu zorla hizaya sokmak, inanç ve ibadetlerini düzenlemek yanlıştır” diyorsak bu açılımların gerçekleşmesi şarttır.

Aslına bakarsanız Türkiye'nin her konuda açılıma ihtiyacı var. Sağlık ve sosyal güvenlikteki düzenlemeler henüz eksikleri olmakla birlikte en gelişmiş ülkelerin bile özeneceği seviyededir.

Ama meselâ ekonomik hayatta, çalışanların haklarının korunmasına, istismar edilmelerinin önlenmesine, çalışma saatlerinin düzenlenmesine, çalışanın işverenin insafına terk edilmemesine yönelik düzenlemeler yapılmasına ihtiyaç vardır. İşinden evine dönen çalışanların eşi ve çocuklarına bakacak mecali ve vakti bile kalmamaktadır.

Eğitimde manevî değerlerimizi, yaşayarak ve yaşatarak benimsetecek, kendine güvenen ve bu toplumun bir ferdi olmaktan utanmayan nesiller yetiştirecek eğitimcilere ihtiyacımız var. YÖK ün yerine rektörler saltanatına son verecek, eğitimin kalitesini artırmayı hedefleyen, ülkemizin gelişmesine ve kalkınmasına hizmet edecek, her konuda ufku geniş üniversite gençliği yetiştirecek, bir kurumun oluşturulması şarttır.


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Benim de söyleyeceklerim ... - Sayı 92
Çanakkale şehitlerine ith... - Sayı 84
Ertuğrul bey ve Osmanlı s... - Sayı 84
Türk milletinde devlet ve... - Sayı 82
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (127):
Sünnete uygun beslenme...

Son Eklenen Yorumlardan
 Bugün 18.11.2025Konu nedir? ...

 Deprem kuşağında yer alan ülkemizde: çok katlı yapılar yerine, tek katlı bahçeli evlerde yaşamak asl... yusuf

 Muazzam bir çalışma olmuş,tebrik ediyorum.... Ahmet Durmuş

 yukarıdaki hikayeyi ve eklemeleri yazan kişi biraz zorlamayla günün modasına uymuş işi dış güçlere a... HALİL KÖSE

 test"... test


Batı’nın Pompei’sinin günlerini andırmasının sebepleri Osmanlı Devleti’ni çökerten “metal yorgunluğu”nun ilk safhası değil midir?
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Büyük camgözlerle yüzen karahindiba
Hakkın hâdimleri ve bâtılın vekâlet sava
Ehl-i gönül
Nesl-i muazzez
Nereye kadar?
Gelecek sayı (127) konusu


Ali Erdal - Nereye kadar?
Kadir Bayrak - Mukaddes beldelere-2
Ekrem Yılmaz - Korkaklar
Ekrem Yılmaz - Nerdeyiz
Fatma Pekşen - Dağlara çen düşende
Dergi Editörü - Ben kazandım, biz ka...
Site Editörü - Vekâlet savaşları
Necip Fazıl - Yahudi (Terkip ve Te...
Necdet Uçak - Annem var güzel anne...
Necdet Uçak - Bu vatan bizim
Kardelen Dergisi - Gelecek sayı (127) k...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
Kardelen Dergisi - Gazze ateşkes görüşm...
M. Nihat Malkoç - Gördüm seni, gördüm ...
M. Nihat Malkoç - Gazze, ümmetin imtih...
Zaimoğlu - Gündüz, geceye muhta...
Zaimoğlu - Sağlam kulp
Halis Arlıoğlu - Hâramiler
Halis Arlıoğlu - Meçhule hitap
Ahmet Değirmenci - Geri verin
Ahmet Değirmenci - Kurban
Ahmet Değirmenci - İki ara bir dere
Büşra Duru - İslâmın meşalesi ile...
Remzi Kokargül - Malatya suskun, durg...
Murat Yaramaz - Şüphe
Murat Yaramaz - Amnezi
Gözlemci - Hadiselere bakış
Mahmut Topbaşlı - Duruldum
Mahmut Topbaşlı - Cemre sancıları
Cahit Ay - Kimdendir
Cahit Ay - Ondördünde
Cahit Ay - Sana geliyor
Rıdvan Yıldız - Kaş ve bulut
Vahid Aslan - Adam olmaq derdi
Vahid Aslan - Günəbaxanlar
Emine Öztürk - Yolun sonu
Osman Akçay - Büyük camgözlerle yü...
Mustafa Makas - Vesâyet savaşları
Yaşar Akyay - Hakkın hâdimleri ve ...
İbrahim Durmaz - Kızılelma
Mehmet Emin Armağan - Nesl-i muazzez
Mehmet Emin Armağan - Ehl-i gönül
Mustafa Kozlu - Mutluluk
Uğur Utkan - Hz. Ebubekir Sıddık
Kemal Çerçibaşı - Bir yıldırım çarptı ...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 16374218
 Bugün : 843
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 702115
 Bugün : 147
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 1247
 126. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 1
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim