| Rüyada vuslatHakan Özcan
  Sayı:
							84  -  Nisan / Haziran 2015
 
							
							 
							 Şöyle yastığa koyar koymaz başımı Bir rüya-yı sadıkaya dalıversem Unutup dünyalık bütün telâşımı Ol Nebî’nin kapısını çalıversem   Açsa kapıyı o mübarek eliyle Şaşırsam, öylece donup kalıversem Gönlümü serinleten seher yeliyle O eşsiz gül kokusunu alıversem   Vursa yüzüme nur cemalinden ışık Gözümü kırpmadan gözlerine baksam Nihayet kavuşsa maşuk ile âşık Vuslatın ateşinde nefsimi yaksam   Kasva gibi varıp önünde diz çöksem Sürsem yüzümü ol kadem-i pâkine Sevincimden ağlayıp gözyaşı döksem Erebilsem sonsuz aşkın idrakine   Kalmadı bir beklentim fani dünyadan Kalksın artık kalp gözüme inen perde Efendimin teşrif ettiği rüyadan Dilerim uyanayım rûz-i mahşerde 
 
							
						 |