Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     3185 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.

Milli politika
Necip Fazıl Kısakürek

  Sayı: 87 - Ocak / Mart 2016

Başlıca züğürtlüğümüz: millî politika… Kenyalıdan Yunanlıya kadar herkesin bir millî politikası var da bizim yok… Sorsalar bize “Millî politikanız nedir?” diye “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözünden başka verebileceğimiz bir cevap yok… Halbuki isteği olmayan millet, gâyesini kaybetmiş bir kalabalık demek…

Hâdiseler göstermiştir ki, İkinci Dünya Harbi’nden sonra cihan düğümü, çözüleceği yerde büsbütün sıkılmış ve iki taraflı sun’î birer sulh siperine çekilen dünya, bu düğümün çözülmesi için yıllarca Üçüncü Dünya Savaşı’nı beklemiştir. Bu bekleme devresi hâlâ sona ermiş değildir.

İkinci Dünya Harbi’nden, bizi, İnönü’nün kurnazlığı değil, hâdiselerin dehâsı, yâni kaderin engelleri kurtardı. Üçüncü Dünya Savaşı gerçekleşecek olursa, kaderin bizi tekrar koruyacağına ait en küçük ihtimal mevcut değildir.

İkinci Dünya Harbi’nde kapitalizma ve liberalizma cephesi, bir an için komünizma ve materyalizma cephesinden daha tehlikeli gördüğü kendi azmanı nazizma ve faşizmayı tasfiye ettikten sonra, bu arada yıkamadığı aslî tezat kutbuyla karşı karşıya kalmış bulunuyor.

Üçüncü Dünya Harbi, işte Batı dünyasının her iki zıt iklimi arasındaki er veya geç hesaplaşma zaruretinden doğacaktır ve doğum ne kadar gecikirse geciksin, bir ana rahmini çatlatırcasına meydana gelmeye mahkûmdur.

Ural dağlarından Missisipi boylarına kadar, târihî buhranını yaşayan ve onu var kuvvetiyle yenmeye çalışan Batı cemiyetinin bu iki muazzam bölümü arasında hâlimiz ne olacaktır?

Millî politikanın cevâbı işte bu sualdedir.

Dâvayı komünizma ve materyalizma cephesi kazanırsa, milletçe ölüp silinecek; kapitalizma ve liberalizma cephesi kazanırsa da, gereken şahsiyet ve hayat ehliyetine ulaşıncaya kadar sürünmek var! En hazini, ne taraf kazanırsa kazansın, harcanıp gitmek gibi bir tehlike karşısındayız; ve bu çıkmaz sokak, bize, düşük “Millî Şef’ten kalma bir mahkumiyettir.

Bu kadar çetin muadele karşısında, mutlaka doğru ve sâlim, fakat gayet basit ve ucuz bir sezişle kapitalizma ve liberalizma cephesinin sığıntısı olmak, bize, köklü ve mesnetli hiçbir çâre vaat etmez.

Evet, dış tehlike bakımından, o türlü veya bu türlü, nihâyet siyahla kızıl arasında birinden birini seçmeye mecbur olmak gibi bir çâresizliğe getirildik. Bu hal işte, şu veya bu şahsın ve kısa devrelerin suçu olmaktan ziyâde, topyekûn inhitat târihimizin bir neticesi oldu.

Şimdi bütün dâva, millî politkamızı mecburen demokrasi dünyâsına bağlarken, bir gün dünya muvazeneye kavuşunca o dünyanın sığıntısı ve dilencisi olmaktan bizi kurtaracak seviyeyi tutmaktır.

Bu seviye, ancak dünya sathı üzerinde zaman ve mekân iddiası olan millî bir ruha varmakla tutulabilir.

Şahsiyet köküne bağlı büyük politikası olmayan milletlerin bayrağını, müttefiki de olsa Batı insanları her vesileyle yırtar; şahsiyet ve millî politika sâhibi olanlara da bayrağıyla selâm verir. (Çerçeve 3, 30.06.1965)


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Doğuda buhran... - Sayı 123
Devletleşen şiilik... - Sayı 122
Kıraat kitabı... - Sayı 121
Benim halim... - Sayı 120
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (125):
Çocuk; insanlık zincirinin ebediyet halkası...

Son Eklenen Yorumlardan
 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer


Batı’nın Pompei’sinin günlerini andırmasının sebepleri Osmanlı Devleti’ni çökerten “metal yorgunluğu”nun ilk safhası değil midir?
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Ana baş tacı olmalıdır
Dervişan bohçası III
Hayatın merkezi anneler
Analar baş tacımızdır
Şaşırmadık


Ali Erdal - Annelerin zaferi
Ali Erdal - Yolculuk
Ali Erdal - Kardelen’in 35. topl...
Kadir Bayrak - Anneme...
Bedran Yoldaş - Kelimelerin dansı aş...
Ekrem Yılmaz - Ana güç
Ekrem Yılmaz - Esip geçen ömürmüş
Ekrem Yılmaz - Aşk ile
Dergi Editörü - İddiamıza arşivimiz ...
Site Editörü - Hayatın merkezi anne...
Necip Fazıl - Şiirlerim ve şairliğ...
Necdet Uçak - Deme
Necdet Uçak - İster ağla istersen ...
Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Mustafa Büyükgüner - Gazzeye ağıt
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Analar baş tacımızdı...
M. Nihat Malkoç - En sıcak sözcüktür a...
Hızır İrfan Önder - Bir anne arıyorum ac...
Ayhan Aslan - Toprak
Ayhan Aslan - Vuslat
Olgun Albayrak - Aşkın tarihi
Mehmet Balcı - Trabzon’dan üç portr...
Mehmet Balcı - Bizdedir
Mehmet Balcı - Ağıt
Hasan Tülüceoğlu - Göbeklitepe’de Hz. İ...
Ahmet Çelebi - Efendim
Kubilay Ertekin - Putlar ve putperestl...
Halis Arlıoğlu - Şaşırmadık
Murat Yaramaz - Anne duası
Gözlemci - Hadiselere bakış
Muammer Zeki Aygur - Hani nerede
İsmail Güçtaş - Demokrasi
İsmail Güçtaş - Örümcek ağı
Cemal Karsavan - Mutluluğumsun her za...
Heybet Akdoğan - Bu kaybedişler bizi ...
Ayşe Yaz - Sivil itaatsizlik
Servane DAĞTUMAS - Modern Azerbaycan ed...
Yaşar Akyay - Ana baş tacı olmalıd...
İbrahim Durmaz - Annem
İbrahim Durmaz - Anne
Turgut Yörükoğlu - Dervişan bohçası III
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15637398
 Bugün : 1141
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 653195
 Bugün : 22
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 62
 124. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 3
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim