Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 32 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     897 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Hesaba Çekilmeden
Ali Erdal

  Sayı: 112 -

Ehemmiyetsiz gibi görünen öyle ölçüler var ki, değeri ancak riayet edilmediğinde zuhur eden felâketlerden sonra anlaşılabilir. Son yüzyılda bunun örnekleri pek çok...

Bir eserde görmüştüm… Seçme bir askerî birliğe komutan tayin edilecek… Adaylara imtihanda soruluyor: “Savaşta nefer ve komutan en çok neye dikkat etmeli? Görevlerin aksaması halinde kimler nasıl zarar görür?”

Şu cevabı veren, seçme birliğe komutan olmak şerefi kazanıyor:

“Nefer yakın çevresini iyi görmeli, komutan ise bütünü… Nefer etrafını iyi görmezse kendisini öldürtür; komutan da geneli görmezse, askerlerini öldürtür. Lâzım olan, bütünü iyi gören komutan emrinde, detayları iyi gören askerler…” İkisini şöyle birleştirebiliriz: İşini en iyi yapanlar, sorumluluğunu tam bilenler ve ona göre hareket edenler… Liyakatli kişiler.

Bu, sadece seçme birliklerin değil, her sahadaki sıradan kişi ve kurumların bile vasfı... Hattâ hayatta her şeyin… İşte o zaman sağlam nizam kurulmuş olur. Ağaçta tek gövdeye bağlı dallar ve dallardan sarkan meyvalar… Güneş etrafında gezeğenler ve aksamayan sistem misali yaşanabilir dünya… Arı beyi etrafında işçi ve asker arılar ve bu nizamın ürünü bal… Milletin seçtiği sivil otorite… Bu otorite yönetiminde alanını ve haddini bilen kurumlar… Böyle olursa, analar evlâtlarını güven içinde askere gönderebilir, gençler arkadaşlarını “en büyük asker, bizim asker” diye kükreyerek uğurlayabilir. Beşikteki çocuk babasını mışıl mışıl uyuyarak bekleyebilir…

“Peygamber Efendimiz, sahâbîleriyle konuşurken bir bedevî sorar:

–Kıyâmet ne zaman kopacak?

Efendimiz sözlerini kesmeden devam buyururlar. Konuşmalarını bitirince:

–Kıyâmet hakkında soru soran nerede?

–Buradayım, ya Rasûlâllah!

–Emanet zâyî edildiği zaman kıyâmeti bekle!

–Emanet nasıl zâyî olacak?

–Emanet ehil olmayana verildiği zaman kıyâmeti bekle!” (Buhârî)

Başımıza ne geldiyse, bu idrakten mahrum olmamız yüzünden geldi ve gelmekte… Bu yüzden hakkını ve haddini bilmeyen kurumlar birbirini yedi (ve yemekte)… Gücünü milletten aldığı halde, paşaların karşısında hazan yaprağı gibi titreyen siyasîler, yumruğunu beyin zanneden komutanlar, terazisini silâh gibi kullanmak isteyen hukukçular yüzünden… Höt denilince, süt dökmüş kedi gibi el pençe divan duran fikirsiz ve korkak siyasîlerle; bir sağdan bir soldan adam asmayı adalet zannedecek, üstelik bunu övünerek anlatacak kadar idrak ve irfan yoksunu komutanlar yüzünden… Düşmanın “ipeğine” tamah eden hainler ve Batıcı, sözüm ona aydınlar yüzünden… Milletin seçtiği bir başbakana, “sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyor” diyecek kadar hakkı, adaleti hiçe sayan, üstelik şahsiyetsizliğini ilân edecek kadar utanmaz hukukçular yüzünden… Onların yüzünden devlet adamları ve gencecik fidanlar asıldı… Milletin, taşı sıksa suyunu çıkaracak evlâtları, birbirine kırdırıldı… Millet kamplara bölündü… Kardeş kardeşe işkence yaptı…

Zulme bakın… Darbe ortamı meydana gelsin diye, omuz omuza vermesi gereken gençler karşı karşıya getirildi… Üstelik bu yaptıklarına “iti ite kırdırmak” diyerek, kendilerini strateji dehası gördüler ve gösterdiler… Görevini; sorumluluğuna göre değil, yurt dışına bağlı çetelerden aldığı emirlere göre yapanlar yüzünden devletin dişlileri birbirini kırıyor. Bunların içinde –er veya komutan–hain olanlar da var, sorumluluğunu bilmeyen gafiller de… Ortak noktaları, bulundukları yerlere lâyık olmamak... Liyakatsizlikte –hem kişi, hem ölçü bakımından– hangi seviyedeyiz, muhalefetin bir cumhurbaşkanı adayı bulamayışından, buna rağmen “erken seçim” yaygarası koparabilmesinden anlayın.

Dünyanın her yerinde kıyametler kopuyor. Ülkemizde kıyametler kopuyor… Evimizde kıyametler kopuyor… Kendimizde kıyametler kopuyor… Liyakatsizlik, gafletin, başarısızlığın hattâ hainliğe zemini, tarlası…

“Allah, gözlerin hain bakışını ve kalplerin gizlediğini bilir.” (Mümin, 19). Ve ona göre hesaba çeker… Ne mutlu “hesaba çekilmeden kendini hesaba çekenlere”… İşte liyakat ölçüsü budur…


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Deniz kabarıyor... - Sayı 119
Dünya kralı... - Sayı 118
Olayların akışı her şeyi ... - Sayı 118
Toplulukları idare etme h... - Sayı 118
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (120):
Doğumunun 120. yılında Üstat Necip Fazıl Kısakürek...

Son Eklenen Yorumlardan
 bosch professional gop 185-liBeylikler dönemini hatırlayalım, birbirlerine karşı üstünlük mücadelesi... Feyzi

 "Yürü kardeşim,Ayaklarına bir Kudüs gücü gelsin."Sen ve senin gibi şuurlu insanların sayıları bereke... Nilüfer Mihailoğlu

 Yüreğinize kaleminize sağlık kıymetli hocam. Allah hayırlı sağlıklı uzun ömürler versin.... Faruk AKTI

 kantarın topu olacak efendim ... Esra

  Gönlü klabi temiz abim kalemine sağlık başarılarının devamını diliyorum sevgiler saygılar ... Serkan yakar


Batı’nın Pompei’sinin günlerini andırmasının sebepleri Osmanlı Devleti’ni çökerten “metal yorgunluğu”nun ilk safhası değil midir?
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1992
Kasem olsun!
Soykırım, Antisemitizm ve Filistin Üçgen
Bir tufanın ardından: Filistin
Deniz kabarıyor
Gazze günlüğü
Deniz kabarıyor
Kudüs... Ey Kudüs
Zeytin dalları altından meydan okuyuş
Fatih Sultan Mehmet (4)


Yavuz Sert - Bir tufanın ardından...
Yavuz Sert - Gazze biz ne öğretti...
Ali Erdal - Deniz kabarıyor
Kadir Bayrak - Vah benim halime!
Necip Fazıl Kısakürek - İç ve dış düşman – Y...
Bedran Yoldaş - Elinde taş küçük çoc...
Bedran Yoldaş - Zevâli yakındır zulm...
Ekrem Yılmaz - Kazandım vallahi!
Ekrem Yılmaz - Bitti kelimelerim
Ekrem Yılmaz - Mektup
Dergi Editörü - Üstün fikir
Site Editörü - Sosyal medyanın gücü
Necdet Uçak - Dünya malı
Necdet Uçak - Geldi geçti ömrüm be...
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Soykırım, Antisemiti...
M. Nihat Malkoç - Gazze günlüğü
Hızır İrfan Önder - Kasem olsun!
Zaimoğlu - Batı muradına erebil...
Mehmet Balcı - Köyüme gömün
Mehmet Balcı - Sevdam
Muhsin Hamdi Alkış - İsrail-SAMİRİ-oğulla...
İbrahim Şaşma - Kudüs Mektubu
Halis Arlıoğlu - Merhum Mehmet Akif i...
Murat Yaramaz - Hiç
İlkay Coşkun - Filistin
Zafer Nefer - Tas tarak
Özkan Aydoğan - Çocuk
İlknur Eskioğlu - Şehitlik oyunu
Yusuf Çelikler - Bu gidiş nereye?
Ayşe Yaz - Yağmur (Gazzenin çoc...
Bedir Acar - ‘İsrail bizi yenemez...
Hüma Sunguroğlu - Çınarın gölgesinde o...
Hüma Sunguroğlu - Zeytin dalları altın...
Abdullah Doğulu - Filistinde anne-çocu...
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 13166269
 Bugün : 277
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 604979
 Bugün : 21
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 398
 119. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 4
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 6
Son Güncelleme: 21 Şubat 2024
Künye | Abonelik | İletişim