Kardelen'i DergiKapinda.com sitesinden satın alabilirsiniz.        Ali Erdal'ın yeni kitabı TÜRK KİMLİĞİ çıktı        Kardelen Twitter'da...        Kardelen 34 Yaşında!..       
    Yorum Ekle     2284 kez okundu.     Henüz yorum bırakılmadı.     Yazara Mesaj

Kayısı Çiçeklerinin Düğünü
Remzi Kokargül

  Sayı: 89 - Temmuz / Eylül 2016

Kuzey ışınlarından sonra lapa lapa yağan kar manzarası gezegenimizin en güzel manzarasıdır. Erken kararan ve soğuyan havanın etkisiyle insanlar evlerine kapanırken, şehrin boş sokakları da bana kalıyor…

Sokak lâmbasının altında duruyorum ve yüzümü göğe kaldırarak gelen kar tanelerine “merhaba” diyorum. Çoğaldıkça çoğalan kar taneleri. Beyaz pırıltılarını seyrediyorum kar şişeciklerinden. Sonra kar şiirlerinin serinliğine salıyorum ruhumu.

Yahya Kemâl’in ‘Kar Musikileri’ şiiri yağıyor tane tane, kar’ın sesini duyuyorum:

“Bin yıldan uzun bir gecenin bestesidir bu.

 Bin yıl sürecek zannedilen kar sesidir bu.”

Ve... Sanki kardelenler açıyor. Bütün semâyı kuşatan bu beyaz kelebekler, insanı nice düşlerin el değmedik yamaçlarında dolaştırıyor. Rüzgâr estikçe göz kırpan o güzelim beyaz kar kelebekleri âdetâ bir yıldız yağmurudur.

Derken ufkumdaki bütün sis ve dumanlar silinir gider… Yeryüzü bir baştan bir başa bembeyazdır. Şafakları şafaklar takip eder ve ufukta beyaz çehreli günlerin yüzü görünür; görünür de ovalar-obalar, şehirler-köyler, sokaklar-çarşılar bütünüyle manevîleşir…

Sanırsınız kış bitmeyecek. Çünkü mart aman vermez. Oysa her kış koynunda bir bahar besler. Kar, tipi, fırtına, gök gürlemesi, yağmur, sel... Bunlar hep kışın unsurlarıdır.

Kış gidip de baharın ayak sesleri duyulunca; Nisan atlas bir zemin gibi yumuşacık, ılık, sakince gelir. Çiçekler, o derin kış uykusundan uyanır bahara merhaba demiştir çoktan. Onları en çok neşelendiren de tatlı tatlı yağan nisan yağmurlarıdır. Bu yağmur, inceciktir, yumuşaktır. Okşayarak, severek ve incitmeden yağar sonsuz rahmet deryasından.

Önce kardelen çiçeği, mevsimin ilk müjdesini bırakır bahara. Sonrasında bir beyaz papatya düşer yalnızlığın eline. Pıtır pıtır patlayan mısır misali, hızla patlayıp kendi kabını aşan çiçek demetleri süratle dağılır her yana. Yeşil gerdanlığın içinden çıkan beyaz kardelenler, uyum içinde yer açarlar birbirlerine.

Hikmet penceresinden bakıldığında renklerin dostluğu kadim dostlukları anlatır, geçici ve rastgele değildir. Büyük bir törenle bırakır yeni renkler mevsime kendini. Birbirleriyle ittifak içinde olan çiçekler, tüm kâinatı içine alır büyülü kokusuyla.

Bu dirilişte her yerde gözlere şenlik bir şölen başlar. Dallarda tomurcuklar pıtır pıtır patlar önce. Ağaçlar çiçeklerle süslenir.

Kayısı ağaçları da kışın beyaz bayraklarıdır. Bahara teslimi simgeleyen… Kapkaranlık gecelerde bembeyaz salınışlarla, döne döne uzanacaklardır sanki semaya... Eteklerine tutunmak istersiniz. Semadan arza indirilen beyaz, munis çiçekler. “Bir beyaz lerze, bir dumanlı uçuş” dersiniz.

Sonra dallardan selâmlarlar bu sefer sizi. Arı vızıltıları, kuş sesleriyle beraber aradıkları baharı bulmuşlardır sanki ve konmuşlardır dallara, eşini bulan kuşlar gibi.

Bu sabah bahçede, çılgınca beyazlar içinde görmüştüm onu. Görünce şaşkına dönmüştüm. Dalları, yaprakları hiç ama hiç görünmüyordu. Tepeden tırnağa kar gibi çiçeklere bürünmüştü. Güneşten önce, dipdiri, ışıl ışıl bir beyazlığa kesilmişti bahçe. “Aman Allah'ım!” dedim, “Bu nasıl beyazlık, bunlar nasıl çiçekler böyle!” Dallar arasında çok sesli bir şarkı söyleniyor sandım. Sanki çiçeklerin beyaz şarkısı göklere yükseliyor, ruhumda bembeyaz ve serin bir bahçe kuruldu.

Ağaçlara gönül düşmüş şairlerden biri Arif Nihat Asya'dır. Der ki:

“Bir ağaç ki “ağaç” deyip geçmek adet olmuş”

“Kendisi renkten, ışıktan, kokudan

Bir demet olmuş

Cenneti anlatan

Bir âyet olmuş.”

Şimdi dalların arasında görkemli bir düğün sürüyor. Kayısı çiçeklerinin düğünü... “Yüz binlerce ak ve cilâlı çiçekleriyle güneşte ya da ay ışığında, pırlantalara bezenmiş gibi pırıl pırıl ışıldayan bir kayısı ağacını gözünüzün önüne getirin, işte o ağacın üzerinde yüz binlerce düğün yapılmaktadır!

Gece, ay ışıkları altında, göğün mavisine doğru dipdiri, bembeyaz çiçeklerden bir buğu yükseliyor. Sanki ağaçlar yerinden çıkacakmış da, beyaz bir kütle şeklinde göğe yükselecekmiş gibi geliyor bana... İşte o an yerin ve göğün meleklerle dolduğunu rahatlıkla düşünebilirsiniz; çünkü melekler güzel kokuları sever ya...


Bu yazıya yorum ekleyin

Adınız
E-posta Adresiniz
Yorumunuz
 

CAPTCHA


Resimdeki rakamları bu alana yazınız


Eklenen Yorumlar


Henız yorum bırakılmadı...
 
Çoban çeşmesi... - Sayı 122
Bir Şehrin Gözyaşları... - Sayı 116
Kayısı Çiçeklerinin Düğün... - Sayı 89
Işığı yanan evler... - Sayı 88
Tüm Yazıları

ASKIDA ABONELİK: Siz de "askıda abonelik kampanyası"na destek olmak ister misiniz?

Gelecek sayının konusu (125):
Çocuk; insanlık zincirinin ebediyet halkası...

Son Eklenen Yorumlardan
 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Amin.... Ömer Faruk Erkoyun

 Merhaba. Mən n Azərbaycandan yazıçı Gülər Natiq İsaq ✍️ Bu şeiri çox b&#... Guler

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer

 Altıntaş Hanımefendinin Ey Güzel şarkısının akorlarını çıkarmak üzere sözlerini aradım ve ne mutlu b... Zafer


Tüm gazetelerimizin toplam tirajı, 70milyon nüfusa karşılık, 3,5 milyon…
Elâlemin memleketinde tek gazete bile çift rakamlı tiraja sahip. Mesela Japonya’da günde 13 milyon satan gazete var.
Bizde nüfus artıyor, gazete tirajları yerinde sayıyor, hattâ azalıyor. Demek ki “basın” diye piyasaya sürülen kâğıt parçalarına millet güvenmiyor. Bu güvensizliğe rağmen basından ödleri kopanlara yazıklar olsun!
Kardelen: Sayı 1, Temmuz 1993
Ana baş tacı olmalıdır
Dervişan bohçası III
Annelerin zaferi
Hayatın merkezi anneler
İddiamıza arşivimiz delildir


Ali Erdal - Annelerin zaferi
Ali Erdal - Yolculuk
Ali Erdal - Kardelen’in 35. topl...
Kadir Bayrak - Anneme...
Bedran Yoldaş - Kelimelerin dansı aş...
Ekrem Yılmaz - Ana güç
Ekrem Yılmaz - Esip geçen ömürmüş
Ekrem Yılmaz - Aşk ile
Dergi Editörü - İddiamıza arşivimiz ...
Site Editörü - Hayatın merkezi anne...
Necip Fazıl - Şiirlerim ve şairliğ...
Necdet Uçak - Deme
Necdet Uçak - İster ağla istersen ...
Mustafa Büyükgüner - Heybemden
Mustafa Büyükgüner - Gazzeye ağıt
Kardelen Dergisi - Kardelenden haberler
M. Nihat Malkoç - Analar baş tacımızdı...
M. Nihat Malkoç - En sıcak sözcüktür a...
Hızır İrfan Önder - Bir anne arıyorum ac...
Ayhan Aslan - Toprak
Ayhan Aslan - Vuslat
Olgun Albayrak - Aşkın tarihi
Mehmet Balcı - Trabzon’dan üç portr...
Mehmet Balcı - Bizdedir
Mehmet Balcı - Ağıt
Hasan Tülüceoğlu - Göbeklitepe’de Hz. İ...
Ahmet Çelebi - Efendim
Kubilay Ertekin - Putlar ve putperestl...
Halis Arlıoğlu - Şaşırmadık
Murat Yaramaz - Anne duası
Gözlemci - Hadiselere bakış
Muammer Zeki Aygur - Hani nerede
İsmail Güçtaş - Demokrasi
İsmail Güçtaş - Örümcek ağı
Cemal Karsavan - Mutluluğumsun her za...
Heybet Akdoğan - Bu kaybedişler bizi ...
Ayşe Yaz - Sivil itaatsizlik
Servane DAĞTUMAS - Modern Azerbaycan ed...
Yaşar Akyay - Ana baş tacı olmalıd...
İbrahim Durmaz - Annem
İbrahim Durmaz - Anne
Turgut Yörükoğlu - Dervişan bohçası III
 
 
23 Mart 2005 tarihinden beri
 Ziyaretçi Sayısı Toplam : 15719317
 Bugün : 2449
 Tekil Ziyaretçi Sayısı Toplam : 656517
 Bugün : 430
 Tekil Ziyaretçi Sayısı (dün) Toplam : 1079
 124. Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 0
 Önceki Sayıya Bırakılan Yorum Sayısı Toplam : 3
Son Güncelleme: 9 Mart 2025
Künye | Abonelik | İletişim